Geçen yıl 1,6 milyon ton olan pamuk talebinin arzdan daha hızlı artması ithalatın yükselmesine yol açtı. 2020’de 1.7 milyar dolar olan pamuk ithalatının bu yıl sonunda 2.3 milyar dolara ulaşarak tüm zamanların rekorunu kırması bekleniyor. Hali hazırda ihtiyacın yüzde 38’inin iç pazardan karşılandığını, dışa bağımlılık oranının ise yüzde 60’ı aştığını dile getiren sektör temsilcileri, pamuk üretiminde destekleme mekanizması oluşturulması gerektiğini söyledi. Önümüzdeki ay bakanlığın konuyla alakalı tarafları bir araya getirerek düzenleme için harekete geçeceği belirtilirken TİM’in ise “Turkish Cotton” adı altında proje hazırlığında olduğu ifade edildi. Dünyada her yıl ortalama 100-110 milyon ton elyaf kullanılıyor ve bu elyafın yüzde 25’e yakınını pamuk oluşuyor. 2020/2021 üretim sezonunda dünya pamuk üretiminin 25,3 milyon ton, tüketiminin ise 24,8 milyon ton olacağı öngörülüyor. Bu sezonda dünyanın en büyük pamuk üreticisinin 6,2 milyon ton pamuk ile Hindistan, 5,7 milyon ton ile Çin, 3,8 milyon ton ile ABD, 2,6 milyon ton ile Brezilya olması bekleniyor. Türkiye’nin ise söz konusu sıralamada 780 bin ton ile 7. sırada yer alacağı tahmin ediliyor.

2.3 MİLYAR DOLARLIK İTHALAT BEKLENİYOR

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Başkanı Ahmet Öksüz, salgında arzın talepten daha düşük seviyede gerçekleşmesi sonucu arz-talep dengesinin bozulduğunu ve bu nedenle pamuk ithalatının rekora koştuğunu söyledi.

Türkiye’nin 2020’de miktar bazında 1 milyon ton, değer bazında ise 1,7 milyar dolarlık pamuk ithalatı gerçekleştirdiğini hatırlatan Öksüz, bu yılın Ocak-Temmuz döneminde ise miktarın 760 bin ton, değerin de 1,4 milyar dolara çıktığını belirtti. Öksüz, bu yılın tamamında ise 1,3 milyon ton pamuğa karşılık 2,3 milyar dolarlık ithalatın gerçekleşmesini beklediklerini, söz konusu rakamın pamuk ithalatında tüm zamanların en yüksek rakamı olacağını belirtti.

PAMUK İHTİYACI DAHA DA ARTACAK

Sektör temsilcileri, iç piyasada pamuk talebinin artırılmasının katma değerli ihracat hedefi çerçevesinde sevindirici olduğunu ancak diğer taraftan da bu talebin çok büyük bir kısmının Türkiye’den karşılanmasının en önemli beklentileri arasında yer aldığını belirtiyor. Öksüz, “Salgın Türkiye’nin tedarik zincirindeki konumunu kuvvetlendirdi. Türk tekstil sektörü olarak biz de üretim kapasitemizi artırıyoruz. Bu da kısa ve orta vadede sektörümüzün pamuk ihtiyacını daha da artıracağını gösteriyor” dedi. Pamuk üretiminin daha fazla teşvik edilmesi ve üretim sahalarının arttırılması için gerek Ticaret Bakanlığı gerekse Tarım ve Orman Bakanlığı nezdinde girişimlerde bulunduklarını anlatan Ahmet Öksüz, “Yakın zaman içerisinde gerçekleştirdiğimiz toplantıların somut projelere dönüştürüleceğini öngörüyoruz. Özellikle organik pamuk üretiminin Tarım ve Orman Bakanlığımızın sözleşmeli tarım programı ile yaygınlaştırılmasını hedefliyoruz” dedi. Öte yandan Türkiye’de üretilen pamuğun tamamının GDO’suz olarak üretildiğini aktaran Öksüz, şöyle devam etti: “Türkiye dünyanın en büyük GDO’suz pamuk üreticisi konumunda. GDO’suz pamuk üretiminin markalaşmasını sağlamak adına sektör paydaşlarımızla birlikte önce Türkiye genelinde, daha sonra küresel ölçekte bir tanıtım atağı başlatmayı hedefliyoruz. 

EKONOMİ HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

“TİM’DEN TURKİSH COTTON ATAĞI”

Türkiye Tekstil Terbiye Sanayicileri Derneği (TTTSD) Başkanı Vehbi Canpolat, dünyada üretilen 1 milyon 250 bin ton civarındaki GDO’suz pamuğun yüzde 60’ının Türkiye’de üretildiğini belirterek, bu nedenle pamuğun Türkiye’de stratejik ürün ilan edilmesi ve yeni sahalar açılarak çoğaltılması gerektiğini vurguladı. Yine dünyada üretilen 250 bin ton organik pamuğun yüzde 10’unun Türkiye’de üretildiğine dikkat çeken Canpolat, “Ürettiğimiz ürünler, ucuz segmentte yarışmak yerine organik olmalı ve GDO’suz olduğunu vurgulayarak markalaşmalıyız. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) şu anda ‘Turkish Cotton’ diye bir slogan çalışması yapıyor. Bu gibi çalışmaları çoğaltmalıyız. İnsanlar aldıkları ürünün Türk pamuğundan yapıldığını görmeli, bunu istemeli ve neden pahalı olduğunu anlamalı” ifadelerini kullandı.

“ORGANİK PAMUK ÜRETİMİ 5-6 KAT ARTMALI”

Türkiye’deki organik pamuğun şu anki halinden çok daha ileri gitmesi gerektiğini vurgulayan Canpolat, Türkiye’de şu an tarıma açık olmayan özellikle Hazine’ye ve askeriyeye ait çeşitli büyük alanların da organik pamuk üretimi için kullanılabileceğini dile getirdi. Şu anki üretimin en az 5-6 kata çıkarılması gerektiğini dile getiren Canpolat, gelecek 5 yıl içinde kullanılan pamuğun en az yüzde 15’inin organik pamuk olmalı ve bunun önemli bir kısmı Türkiye’de üretilmesi gerektiğini söyledi.

“DESTEK OLURSA ÜRETİM 1.2 MİLYON A ÇIKAR”

Ulusal pamuk Konseyi Başkanı Bertan Balçık, bu yıl ekim alanının 350 bin hektardan 450 bine üretimin de 626 bin tondan 780 bin tona çıktığını anlattı. İhtiyacın ise artan talebe bağlı olarak 2 milyon tona yaklaştığını ifade eden Balçık, tüm ihtiyacı yerli üretimden karşılayacak imkânın olmadığını ancak yerli ikame oranını yüzde 60’a çıkabileceğini anlattı. Balçık, bunun için pamuk üreticilerinin talepleri hakkında şöyle konuştu: “En az 3 ama makul olarak 5 yıl olarak destekleme mekanizması açıklanması lazım. Desteklerin de her yıl enflasyon oranında artırılmasının taahhüt edilmesi lazım. Desteklemenin sağlıklı tespit edilmesi ve yalan beyanın önüne geçilmesi lazım. Planlamamızı yaparsak üretimi 1-1,2 milyon tona yükseltebiliriz. Şu an ihtiyacın yarısını bile karşılayamıyoruz. Bu tehlikeli bir durum.”

PAMUK FİYATI 10 YILIN ZİRVESİNDE

Pamuk fiyatları olumsuz hava koşulları, artan talep ve sevkiyattaki sıkıntıların arzı tehdit etmesiyle yaklaşık 10 yıldır ilk kez 1 doları aştı. Önceki gün 1 doları aşan pamuğun uluslararası fiyatı dün itibari ile 1,2 dolara yaklaştı. Bu yıl boyunca pamuk fiyatlarındaki artış oranı yüzde 30’u aştı. Pamuk yıla 78 cent ile başlamıştı. Söz konusu gelişmenin tekstil ve hazır giyim ürünlerinde de fiyat artışına yol açması bekleniyor.

“KÜTLÜNÜN KİLOSU 9 TL’DEN AZ OLMAMALI”

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Feyzullah Korkut, alım fiyatı ve destek prim rakamı açıklanmayan pamukta, üreticinin zarar etmemesi ve üretime devam edebilmesi için destekleme ödemesi hariç, kütlü kilogram fiyatının 9 TL’nin altında olmaması gerektiğini söyledi. Üreticinin pamuk üretimini artırabilmesi için mutlaka desteklenmesi gerektiğine de dikkat çeken Korkut, şöyle devam etti: “Ülkemiz pamuk üretiminde yüksek girdi maliyeti, üreticinin rekabet gücünü olumsuz etkileyen temel faktörlerden biridir. Pamukta girdi/ürün fiyatı paritesi girdiler aleyhine artmasının yanı sıra sübvansiyonlu ithalatın da etkisi ile ‘ortalama iç piyasa fiyatı’ maliyeti karşılama konusunda yetersiz kalmaktadır. " 2021-2022 ekim sezonunda kütlü pamuk üretim maliyetinin 10.50 TL/Kg olacağı tahmin edil giğini kaydeden Korkut, "Çiftçilerimizin 2021-2022 ekim sezonunda yükselen girdi fiyatları karşısında pamuk ekimini yapabilmesi için; bu sezon kütlü pamuk fiyatının 9 TL/ Kg’dan aşağı olmaması gerekmekte" dedi.

KİLO BAŞINA 2 LİRA DESTEK ÜRETİCİYİ TEŞVİK EDER

Ayrıca, pamuk için verilmesi gereken destekleme priminin de günün koşullarına ve artan piyasa fiyatlarına göre belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Korkut, "Destekleme primleri en az 1.50-2.00 TL/ kg’a yükseltilmesi gerekmekte. Fiyatın düşük olması durumunda üretici, önceki yıllarda olduğu gibi pamuk üretiminden uzaklaşacaktır” diye konuştu.

1.7 MİLYAR DOLARLIK İTHALAT YAPILDI

TÜİK Dış Ticaret İstatistikleri’ne göre, Türkiye’nin 2020 yılında 1.7 milyar dolar değerinde 1 milyon 81 bin ton pamuk ithalatı yaptığını belirten Korkut, pamuk üretim alanlarının mutlaka artırılması gerektiğini belirterek şöyle konuştu: “Pamuk, yaygın ve zorunlu kullanım alanlarıyla insanlık açısından, yarattığı katma değer ve istihdam olanaklarıyla da üretici ülkeler açısından büyük ekonomik öneme sahip bir üründür. 2020 yılında ithal edilen pamuğun yüzde 34’ü ABD, yüzde 21’i Brezilya ve yüzde 14’ü Yunanistan’dan yapıldı. Oysa Türkiye ithalat yaptığımız bu üç ülkeden birim alanda daha yüksek verim almaktadır. Pamuk, işlenmesi açısından çırçır sanayisinin, lifi ile tekstil sanayisinin, çekirdeği ile yağ ve yem sanayisinin, linteri ile de kağıt sanayisinin hammaddesi durumundadır. Petrole alternatif olarak pamuğun çekirdeğinden elde edilen yağ, biodizel üretiminde de hammadde olarak kullanılmaktadır. Birçok sektörün hammaddesi konumundaki pamuğun üretimini mutlaka artırmamız gerekmektedir. Ülkemiz pamuk dış ticareti dünya pamuk fiyatlarının seyrine ve ülkemizin artan pamuk tüketimine bağlı olarak pamuk ithalatımız, zaman zaman 1.8- 2.0 milyar dolar gibi yüksek rakamlara ulaşabilmektedir.” (DÜNYA)