Gelir İdaresi E. Strateji Geliştirme Daire Başkanı Nazmi Karyağdı, Dünya Gazetesi’ne yaptığı açıklamada devletin daha fazla ÖTV karşılayabilecek durumda olmadığını söyleyerek, akaryakıt fiyatlarının otomatik olarak 2,5-3 TL yükseleceğini ifade etmişti. Egedesonsöz'den Menduha Ceylan'ın haberine göre Ekonomist Uğur Civelek, Türkiye'nin çok ciddi bir ekonomik kriz eşiğinde bulunulduğunu belirtti. Türkiye’nin enflasyonist baskı yaratmamak uğruna zam yapmak yerine ÖTV’yi küçülterek süreci bugünlere taşıdığını aktaran Civelek, “Bütçe açıkları o kadar büyüdü ki bunu daha fazla sürdüremeyecek duruma geldiler. Şu anda gelir yaratmak zorundalar. Maliye kökenli, çok güçlü enflasyonist baskı var, buna döviz kurundan gelen bir katkı var, bir katkı da dolaylı vergilerden gelecek. Vatandaşa geçmiş olsun” diye konuştu. KAÇACAK YER KALMADI Bu durum ciddi bir ekonomik kriz anlamı taşıdığını ifade eden Civelek, “Çok ciddi bir enflasyonist baskı geliyorsa sistemik risk üretir, sorunlu krediler patlar, gelir dağılımı anormal bozulur, ülkeyi yönetmek giderek olanaksızlaşır ve bu ekonomik krizin sosyal, siyasal sonuçları oluşur. Bundan korktukları için ÖTV’yi indirdiler ama kaçacak yer kalmadı, köşeye sıkışıldı. Bu durum yanlış politikaların iflası” dedi. VATANDAŞIN DAYANMA GÜCÜ YOK! Civelek, borsada ciddi bir enkaz olduğuna dikkat çekerek “Büyük bir fatura ödenmesi gerekiyor. Son bir fatura vatandaşa gelecek gibi gözüyor ama vatandaşın dayanma gücü yok… Bu durumda sistem çöküyor, Türkiye büyük bir kaosa doğru koşuyor. Yanlışa daha fazla devam edemeyecekler, pilleri bitti” şeklinde konuştu. Tahrip edici enflasyonist baskısının büyümeyi ortadan kaldıracağını, sosyal problemler üreteceğini ve beraberinde siyasi krizi getireceğini söyleyen Civelek, “Enflasyondaki artış; siyasi, sosyal, ekonomik tam bir çözülme yaratır. İstihdamı, sorunlu kredileri, bankaları, gelir gider dengelerini de etkiler. Bu bir kısır döngü… ÖTV arttırılsa da insanlar nasıl ödeyecek bunu?” diye sordu. BU FATURA KİME ÖDETİLECEK? Eşiğinde olunan ekonomik kriz sürecinin vatandaş tarafından kavranabilmesinin oldukça zor olduğunu belirten Civelek, “Ortada büyük bir tahribat ve fatura var. Bu fatura kime ödetilecek? Gelir dağılımında çok düşük pay alan kesimlere ödetemezsiniz, o zaman zenginlere dokunacaksınız. Bu da çok radikal önlemleri getirir. O çapta bir siyasi idare Türkiye’de yok, o çıkıncaya kadar da bir kaos yaşanılması kaçınılmaz olur. Dış politika da dahil her yerden tavizler gelir. Büyük bir çözünme yaşanabilir. Vatandaşın tam anlamıyla bu durumu kavraması çok zor, büyük bir felaketin eşiğindeyiz” dedi. ZAMLARI KAPALI KAPILAR ARKASINDA BİRİKTİRDİLER Ekonomik kriz baskısını azaltmak amacıyla yanlış hamleler yapıldığından bahseden Civelek, “Ne yaptılar? Rezervleri bitirdiler, kuru geriletmek için... Ne yaptılar? Enflasyon baskısını hafif göstermek için ÖTV’den yediler. Bütçe açıklarını patlattılar. Zamları kapalı kapılar arkasında biriktirdiler. Hesapları tutmayınca da her şey geri tepmeye başladı. Bu durum ise yanlışın geri tepmesidir. Bundan sonra satacak döviz de yok, bütçeden verecek destek de yok, yatırımcı da yok. Türkiye’de neye yatırım yapacaksınız da kime satacaksınız? Son 15 yılda yapılan yatırımlar hep kamuya satılacak şeyler üzerineydi. Kamu da beş parasızsa? Vatandaşın cebi delik, bankaların durumu kötü, kamuya da satacak bir şey yok satsanız da parasını alamazsınız. O zaman kim yatırım yapacak, yatırım yapanlar kaçma sırasına girecek. Halka arz kuyrukları oluşacak” diye konuştu. MUHALEFET GELSE BU POLİTİKAYA NE YAPACAK? Siyasal iktidar değişiminin bu sürece bir faydası olmayacağına vurgu yapan Civelek, “Bu koşullarda erken seçime gitmek kayıptır, çözüm değildir. Vatandaşa ne diyeceksiniz? ‘Ben bir çuval inciri berbat ettim, bu işin içinden çıkamıyorum’ mu diyecekler? Birileri iktidarı göndermek için seçimi zorlayabilir, iktidar da seçim vaktinde olacak demeye direnemeyebilir. İçinde bulunduğumuz tablonun çözüm başlangıcı seçim falan değildir. Muhalefet gelse bu politikaya ne yapacak? Mucize yaratma durumu yok ki” dedi. EKONOMİ HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ