9 Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, Kuşadası Belediyesi'nin düzenlediği "Deprem ile Kentsel Dönüşüm Kurultayı" programında "Kuşadası'nın deprem tehlikesi" başlıklı bir sunum yaptı. 

DİRİ FAYLARIN EN GENCİ 10 BİN YAŞINDA
Fay parametlerinin önemine değinen Sözbilir, “ Diri fayların en genci 10 bin yıl yaşında. Onun içinde hendekler açarak fayın içini görerek veriler elde edebiliyorsunuz. Bu bölgede yöntemler uygulandı. Kuşadası, Nazilli, Söke, Efeler için elde edilen sonuçlar var. Hem karadaki hem deniz altı faylarından etkileniyor Kuşadası. Volkanik ada yayı bulunuyor. Santorini gibi yerleşimlerin olduğu bölgede… Son 10 bin yılda volkanik patlamalar olmuştur. Santorini patladığını biz de bir şekilde etkilenmişiz.” diye konuştu. 

HELEN FAYI KIRILIRSA 1 SAATE KUŞADASI'NDA TSUNAMİ OLUR
Helen yayında meydana gelecek bir depremin  tsunamiye neden olabileceğinin altını çizen Sözbilir, konuşmasına şöyle devam etti; “Helen fayının ürettiği depremler geçmişte 8,4’e kadar büyüklüğe ulaşmış. Ama bu boyutta depremde bize 1 saat içinde tsunami gelir. İskenderun’a kadar uzayabilecek –etkisi daha az olsa da- bir tsunami olabilir" dedi.

Civardaki fayların Kuşadası'na etkisini açıklayan Sözbilir, "Tuzla, Seferihisar, Gülbahçe faylarının etkisi altındayız. Germencik ve Söke fayları da bizi etkileyecek. Sisam bölgesindeki depremler Kuşadası’nda 9-10 şiddetine kadar çıkma potansiyeli var. Bu da ciddi yıkıma yol açacaktır. Sisam’daki depremin Bayraklı’da 8 şiddetine kadar çıktığı belirtiliyor. Urla-Gülbahçe Fayı'nın 1359 yılındaki sismik kaynağı olduğunu saptadık. Gülbahçe'de 6,5-7 şiddetindeki deprem Kuşadası’nda 7 şiddetinde vuracaktır. Bu fay 700 yıldır deprem üretmiyor. Fayın deprem aralığı ortaya çıkıyor. Bizim faylar tembel fay sınıfındadır. Bizim Egeliler gibi yan gelip yatarlar. Bu faylar 1000-2000 yılda bir kırılıyor. Gülbahçe için zamanımız var. 1688 depremi İzmir’de 10 bin kişinin öldüğünden bahsediliyor. İzmir Fayı kırıldığında Bayraklı 10 şiddetinde sallanacak. Yani hiçbir yerleşim yeri kalmayacak. Kuşadası ise 7 şiddetinde hissedecek.1899 Büyük Menderes Depremi’nde fay deprem üretmiş. Nazilli-Umurlu bölgesinde… Kuşadası 5-6 şiddetinde hissedilecek.1955 Söke-Balat depremi… Bu sarsıntı 8 şiddetinde hissedilmiş ve zarar görülmüş. Bu fay 1955’te kırıldı ve tekrar kırılması için de zaman var. Çalışmalarımız kırılma durumunun 1000 yıl civarı olduğunu düşünüyoruz. Sisam’da deprem olduğunda Kuşadası doğrudan hissediyor. Şu an Sisam kırıldığı için sismolojik olarak yaptığımız çalışmalarda fayın doğu ve batısında stres birikimi gerçekleşiyor. Batıdaki faylarda depremler olmaya başladı. Ikerya bölgesinde geçenlerde deprem oldu. Ancak stres biriken diğer faylarda sarsıntı olmadı henüz. Bu faylar Kuşadası’ndaki fayları da etkiliyor. Birbirini tetikleyecek şekilde bir deprem silsilesi söz konusu. Yakın gelecekte burası ciddi bir sorun oluşturacak” ifadelerini kullandı.


KUŞADASI'NDAKİ TEHLİKE: YAVANSU FAYI
Kuşadası'ndaki fayların aktifliğini de anlatan Prof. Dr. Hasan Sözbilir, “Yavansu Fayı’nın geçtiği bölgede yerleşim alanı mevcut. Kuşadası Fay zonu, Yavansu Fayı, Kalafat Fayı üzerinde yaptığımız çalışmalarda yıllık kayma hızının 1 mm olduğunu belirledik. 10 yılda bir santim kayma söz konusu. 2000 yıl önce Yavansu Fayı’nın harekete geçtiğini belirledik. Fakat 2000 yıl geçmiş, yani her an deprem üretebilir" dedi.

Deprem öncesinde yapılan çalışmalardan bahseden Sözbilir, "99 depreminin ardından doğal afetlere daha dikkatli olmaya başladık. 2018 yılında Afet Risk Azaltma Planı hazırlandı. Her şehir için azami plan hazırlanıyor ve bu çalışma tamamlanmak üzere... 2027’ye kadar hangi kurum ne yapacak belirlenecek. 2020-2023'te uygulanmak üzere akıllı şehir  sistemi ön plana çıkarıldı. Sürdürülebilir kentler oluşturulması için çalışmalar yapıldı. İzmir’de bu yapılıyor. Kentsel dönüşüm yol haritası kapsamında başladı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ukdesinde gerçekleşiyor. Erken uyarı sistemi ve erken hasar tahmin sistemi oluşturulmak isteniyor. Kuşadası'nda yer sarsıntısı olduğunda heyelanlarda söz konusu olacaktır. Çoklu afete hazır olmak zorundayız. Bu yüzden doğal afet için deprem master planı oluşturulması gerekiyor. Hem yerel yönetimlerin hem halkın birlikte yapması gerekiyor.” ifadelerini kullandı. 

GÜNCEL HABERLER İÇİN TIKLAYINIZ