Haber: ÖZGÜR EREN YILMAZ Kamera: FATİH NAZIM EFE

Hükümetle Memur-Sen’in imzaladığı toplu sözleşmeye masada bulunmayan diğer memur konfederasyonlar tepki gösterdi. Toplu sözleşme ikramiyesinden faydalanmak için sendikalara getirilen yüzde 1 şartına tepki gösteren Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, “Bu 400 liradan 2 milyona yakın kamu çalışanı hiç yararlanamayacak; sadece sendikalı olma hakkına sahip olanlar değil” dedi.

Kamu çalışanları adına toplu pazarlık masasında yer almayan sekiz konfederasyon, bir araya gelerek Kamu Konfederasyonları Platformu’nu oluşturdu. Anadolu Sen, BASK, Birleşik Kamu-İş, Çalışan-Sen, Hak-Sen, Şehit Gazi-Sen, Tüm Memur-Sen ve Yurt-Sen’in yer aldığı platform, ilk açıklamasında toplu sözleşmede yer alan kendi hizmet kolunda yüzde 1’in üzerinde örgütlü bir sendikaya üye olma şartına tepki gösterdi.

“BAŞARISIZ TOPLU SÖZLEŞME İMZALAYANLAR ÜYE KAYBETMESİN DİYE…”

8 konfederasyon başkanının katıldığı basın toplantısında, Birleşik Kamu-İş Genel Başkanı Mehmet Balık, konfederasyonlar adına açıklamalarda bulundu.

Memur-Sen ile imzalanan sözleşmeye sessiz kaldıkları gerekçesiyle masada bulunan Türkiye Kamu-Sen ve KESK’i suçlayan Balık, şunları söyledi:

“Görüşmelerin ağırlıklı olarak yüzdelik zam pazarlığına indirgenmesi, toplu sözleşme hakkının önemi ve kapsamının yeterince kavranamadığını bir kez daha ortaya çıkarmıştır. Kamu Sen nerede? Neden bu olayın karşısında değil? Neden genel başkanı ‘Biz karşıyız küçük konfederasyonlar ve sendikaları da yaşasın’ demiyor? KESK nerede? Neden bu sendikaları da yaşatmalıyız diyemiyor? Çünkü burada kendi çıkarlarına uygun bir ortam yaratılmış. Bizlerin üyelerini kendi taraflarına çekebileceklerini düşünüyorlar. Bu 400 liradan 2 milyona yakın kamu çalışanı hiç yararlanamayacak; sadece sendikalı olma hakkına sahip olanlar değil.”

“SENDİKALI ÇALIŞMA HAKKI ENGELLENMEK İSTENİYOR”

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in yüzde 1 barajını aşamayan sendikalar için kullandığı “merdiven altı sendikalar” ifadesine de tepki gösteren Balık, 2002 yılında Memur-Sen’in de baraj altı kaldığına dikkat çekti. Sendikalarının yasaya uygun kurulduğunu belirten Balık, “Emekçilerin en temel anayasal hakkı olan sendikalı çalışma hakkının dahi amansızca engellenmeye çalışıldığı bir dönemden geçmekteyiz. Bakan Bilgin’in ifadeleri Anayasaya ve uluslararası sözleşmelere aykırıdır. Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşma ve sözleşmelerdeki taahhütlerine aykırı, çağdaş normlardan uzaktır” dedi.

Toplu sözleşmedeki, yüzde 1 baraj şartını yargıya taşıdıklarını söyleyen ve maddenin yargından döneceğini iddia eden Balık; “Memur-Sen ve Kamu-Sen anlaşılan çok iyi bir satış sözleşmesi imzalamışlardır ancak baraja karşı 8 konfederasyon bitti demeden bitmeyecek, omuz omuza alanlarda bu rantçı ve menfaatçi anlayışa karşı mücadele yürütmekte kararlıyız” ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Hükümet ile yetkili konfederasyon Memur-Sen, 23 Ağustos’ta, 2022 için yüzde 5+7, 2023 için yüzde 8+6 oranında zammın yanı sıra 400 TL toplu sözleşme ikramiyesinde anlaştı. Ancak ikramiyeden faydalanmak için kamu emekçilerinin üye oldukları sendikanın yüzde 1 üye barajını aşması kuralının toplu sözleşmeye konulması tepkilere yol açtı.

Görüşmeler sırasında, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın; isim vermeden Birleşik Kamu-İş’in, “Toplu Sözleşme Masasını Tanımıyoruz” kampanyasını hedef almış, "Örgütlülüğümüz değerli, ama emeğimiz değersiz. Sendikasız arkadaşımız bize bir sürü cümle kuruyor, ama bizim aldığımız kazanımı bedavadan alıyor biz boş yere çalışıyormuş gibi değersizlik hissi yaşıyoruz. Bir başkası gelmiş masanın karşı tarafında bir yerden eylem yapıyor, ‘toplu sözleşme masasını tanımıyorum’ diyor. Emekçiler gecenin karanlığında çıktılar, kilometrelerce yol teptiler. Bu emek peşkeş çekilmesin. ‘Masayı tanımıyorum’ diyen adamı da masa tanımasın" demişti.