8 Mart’ta Beyoğlu’nda yapılan "Feminist Gece Yürüyüşü"nde atılan sloganlar nedeniyle gözaltına alınan 13 kişinin Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’nda ifadelerinin alınmasına başlandı.

İstanbul Valiliği bu sabah yaptığı açıklamada, 8 Mart Dünya kadınlar Günü'nde yapılan "Feminist Gece Yürüyüşü'nde atılan sloganlarla ilgili olarak görüntülerin incelendiği ve 18 kişinin gözaltına alınması yönünde karar verildiği belirtildi. Dün yapılan operasyonlarda biri 18 yaşından küçük olmak üzere 13 kişinin yakalandığı, diğerlerinin yakalanması için de çalışmaların sürdürüldüğü belirtildi.

Gözaltına alınan kadınlar, emniyetteki işlemlerinin ardından sağlık kontrülünden geçirilerek Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'ne getirildi. Eylemci kadınların ifadelerinin alınmasına başlandı.

ÇHD İstanbul Şubesi'nden yapılan açıklamada, 8 Mart'taki gece yürüyüşüne katılan kadınların dün gözaltına alındığını belirtirken, "Henüz gözaltı kararını görmemekle birlikte müvekkillerimize Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasının yöneltildiği bilgisini edindik" denilmişti.

8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü’ne katılan diğer kadınlar Cumhuriyet Başsavcılığı’nda ifade verilen arkadaşlarına destek için adliye önünde toplandı. Yaptıkları açıklamanın ardından, tekrar sloganlarla zıplayan kadınlar, arkadaşlarını bekleyeceklerini dile getirdi.

"HEPİMİZ ORADAYDIK"

Aktivist Feride Eray'ın okuduğu ortak basın açıklamasında, “Hepimiz oradaydık, 8 Mart’ta 19. Feminist Gece Yürüyüşü’ndeydik. Sesimizi, sloganlarımızı, feminist isyanımızı birlikte yükselttik. Orada olmaya, dünyayı yerinden oynatmaya devam edeceğiz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde 19. Feminist Gece Yürüyüşü için on binler Taksim Sıraselviler Caddesi’nde her yerin polis barikatlarıyla kapatılmasına, toplu taşımanın durdurulmasına, yasak izlenimi yaratılarak kadınların yanlış yönlendirilmesine, bir mahallenin insansızlaştırılmasına, pankartımızın Karaköy’e giderken polis ablukasına alınmasına - kısacası tüm engellemelere rağmen buluştuk" denildi.

Ortak basın açıklamasında, daha sonra şunlar ifade edildi:

"Yürüyüşün üzerinden 2 gün geçtikten sonra yine bir gece yarısı on binlerin içerisinden 12 arkadaşımız seçilerek, 'Tayyip kaç kaç kaç kadınlar geliyor' sloganı her nasılsa 'Cumhurbaşkanına hakaret' sayıldı ve gözaltına alındı, şimdi ifadeleri devam ediyor. Toplam 18 kişi hakkında da soruşturma açıldığını öğrendik. ‘Tayyip kaç kaç kaç kadınlar geliyor’ demenin, hatta bu sloganın ritmiyle zıplamanın neresinde hakaret olduğunu anlamadığımız gibi, hep bir ağızdan sesini yükselten on binler içerisinden 18 arkadaşımızın ayrıştırılmasını, bunun gözaltı gerekçesi yapılabilmesini de kabullenmiyoruz. Hepimize, her türlü itirazımıza, eşit ve özgür yaşama talebimize, feminist gece yürüyüşümüze karşı bu saldırıya karşı susmuyoruz, itaat etmiyoruz.

“KADINLARI DÖVENLERİ DEĞİL, HAYATLARI İÇİN MÜCADELE EDEN KADINLARI GÖZALTINA ALIYORLAR”

Anlıyoruz ki ‘Cumhurbaşkanına hakaret suçlamasıyla kimse gece yarısı gözaltına alınmayacak’ diyen İnsan Hakları Eylem Planı kadınları kapsamıyor. Bu tutarsızlığı, kadın cinayetlerine üzüldüğünü söyleyip İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırma çabasından tanıyoruz. Tacizcileri, tecavüzcüleri, istismarcıları, kadınları canlı yayınlarda ya da sokak ortasında dövenleri, ‘kaybedenleri’ değil, hayatları için mücadele eden kadınları 8 Mart’ta ‘Ritme göre zıpladıkları’ için, gece evlerine gelerek gözaltına alanlara karşı en büyük cevabımız bitmeyen feminist isyanımız ve dayanışmamız. Birbirimizi bırakmayacağız. Ya hep beraber, ya hiçbirimiz.”