Kurban Bayramı öncesi besiciler zor günler geçiriyor. Gaziantepli besiciler, Kurban Bayramı’na yaklaşık 45 gün kalmasına rağmen, ekonomik kriz nedeniyle satış yapamadıklarını ve zor durumda olduklarını söyledi. Besicilerden Ali Torun, girdi maliyetlerindeki artışa da dikkat çekerek, “Dertliyiz ve perişanız. Bu böyle giderse hayvancılığı bırakıp köyü terk edeceğiz. Yıllardır bu işi yapıyorum hiç bu kadar derin bir sıkıntı görmedim. Bu seneki sıkıntı çok büyük, derler ya dokunsalar ağlayacağım. Gerçekten dertliyiz, girdi fiyatlarının düşürülmesi lazım. Uzun sözün kısası köylüye acil destek lazım” dedi.

“ÇİFTÇİLERİN SAHİBİ YOK”

Şahinbey ilçesine bağlı Çapallı köyünde büyükbaş besiciliği yapan ve aynı zamanda Çapallı Köyü Kırsal Kakınma Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi Ali Karaca, “Geçen yıl kurbanlık almak için günde beş müşteri geldiği oluyordu. Şimdi biz arıyoruz, gelen hiç yok. Büyükbaşta fiyat beklentimiz geçen sene 23’tü şimdi 30 bekliyoruz. Elimize geçer mi, bilmiyoruz. Köylünün, çiftçinin bir garantisi yok. Harcadığının karşılığını alacak diye bir şey söz konusu değil. Çiftçilerin olmadığı gibi hayvancıların da sahibi yoktur” dedi.

GÜNDEM HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

“GEÇEN YIL 80 LİRAYA ALINAN YEM 160 LİRA OLDU”

Girdilerin çok pahalı olduğunu söyleyen Karaca, şunları söyledi: “Yem fiyatında şu anda yüzde 100’ün üzerinde artışlar var. Vatandaşta para yok. Bizim gelirimizden çok giderimiz var. Dolayısıyla herkes bir silsile usulü birbirini etkiliyor. Geçen sene yemin çuvalını 80 liraya alabiliyorken şimdi 160 liraya alabiliyoruz. Biz besiciliğin yanı sıra sütçülük de yapıyoruz. Sattığımız süt geçen yıl 2 lira 30 kuruş iken bu yıl 2 lira 80 kuruş. Yani yem fiyatlarına yüzde 100 zam gelirken sattığımız sütün fiyatına ise sadece yüzde 15 zam yapabildik. Bizim bu işi sürdürebilirliğimiz ne kadar olabilir artık vatandaş düşünsün.”

“DERTLİYİZ VE PERİŞANIZ”

Çapallı köyünden besici Ali Torun ise hayvancılığın tadı tuzunun kalmadığını, insanların yoksul ve perişan olduğunu vurgulayarak şunları söyledi: “Elimizdeki hayvanlarımızı satamıyoruz. Geçen yılki müşterilerimizi çağırıyoruz ama satın alma gücü olmadığı için gelemiyor. Toplum fakirleşmiş, bugünün asgari ücretiyle yaşayan bunca insan kurbana haklı olarak para ayıramıyor. Burada biz de mağduruz, yem fiyatları yüzde 100’ün üzerinde artış sağladı. Sap saman, mazot, yem fiyatları arttıkça artıyor ve biz de mağdur oluyoruz. Satamıyoruz mallarımızı. Dertliyiz ve perişanız. Bu böyle giderse hayvancılığı bırakıp köyü terk edeceğiz. Yıllardır bu işi yapıyorum hiç bu kadar derin bir sıkıntı görmedim. Bu seneki sıkıntı çok büyük, derler ya dokunsalar ağlayacağım. gerçekten dertliyiz, girdi fiyatlarının düşürülmesi lazım.”

Girdi fiyatlarının düşürülmesiyle rahat nefes alacaklarını belirten Torun, milletin bankalara borçlu olduğunu ve devletin hayvancılar ile çiftçilerin bu borçlarını faizsiz ertelemesi gerektiğini vurguladı. Mazot, yem, gübre gibi birbirine endeksli olan malların fiyatlarının da düşürülmesi için harekete geçilmesi gerektiğini ifade eden besici Torun, “Uzun sözün kısası köylüye acil destek lazım” ifadelerini kullandı.

“KDV, ÖTV ALMAYIN DESTEK İSTEMİYORUZ”

Besici Ali Karaca, verilen 3-5 kuruş desteğin kendileri için hiçbir fayda sağlamadığını belirterek devletten tek beklentilerinin mazot, yem, gübre ve ilaç gibi girdilerin üzerindeki KDV ve ÖTV gibi vergilerin alınması (kaldırılması) olduğunu söyledi. Karaca, “Avrupa’da dünyanın birçok yerinde çiftçi milli gelirin yüzde 45’ini kullanırken biz yüzde 2’yi dahi kullanamıyoruz. Bizim çiftçimiz bitmeye mahkum” diye konuştu.