CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’deki işsizlik oranını normal karşılamasına ve "kaliteli" insanların iş bulabileceği yorumuna “Ama Sayın Cumhurbaşkanı dün gençlerle konuşurken kaliteden bahsediyor, kaliteli gençler açıkta kalmıyor diyor. Sizin kaliteden kastınız cemaatlerin vermiş olduğu listeler mi?” diye sordu.

Başarır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gençlerle yaptığı toplantıda Türkiye’de yüzde 13 olan işsizlik oranını normal karşılamasına ve "kaliteli" insanların iş bulabileceğini değerlendirmesine tepki gösterdi. TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Başarır, Türkiye’deki işsizliğin tablosunun iş kuyruklarında ortaya konulduğunu ifade ederek, şunları söyledi:

“Dün bir kaliteyi daha gördük; nerede gördük? Rize’de. 35 bin kişi,  ÇAYKUR’daki iş alımı için 300 kişilik kadroya başvurdu. Kuradaki o lakaytlığı gördünüz mü? Notere de mi güvenmeyeceğiz biz? Noter Kâtibi çekiyor, olmadı diyor bir daha çekiyor olmadı diyor, 300 isimden bir tanesini bulana kadar kura çekiyor. Yazık değil mi, sırada bekleyen 35 bin tane insana. Bu mu kalite Sayın Cumhurbaşkanı? Kim verdi o listeyi? 300 kişilik listeyi, benim duyumlarıma göre AKP Trabzon Milletvekili Muhammet Balta’nın verdiği söyleniyor. 128 Milyar nerede billboardlarına soruşturma açan, il başkanlarını gözaltına alan savcılar, hala bu saat oldu, Rize’deki hileye, sahtekarlığa soruşturma başlatmadı. Ama Sayın Cumhurbaşkanı dün gençlerle konuşurken kaliteden bahsediyor, kaliteli gençler açıkta kalmıyor, diyor. Sizin kaliteden kastınız cemaatlerin vermiş olduğu listeler mi? Milletvekillerinin vermiş olduğu listeler mi?”

Başarır, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın arkadaşlarının “kamuda üst görevlere getirildiğini” kaydederek, şunları belirtti.

“Bilal Erdoğan’ın, liseden sınıf arkadaşları nasıl bir hikmete sahip ki çok önemli görevlere geliyor. Mesela bir tanesi TRT Genel Müdürü. İnşaat mühendisi olan diğer bir arkadaşı, Sağlık Bakan Yardımcısı. Bir diğer arkadaşı, 27 milyon değerinde Gaziantep Belediyesi’nden ihale almış. Bir diğer arkadaşı, 12 milyon değerinde bir ihale almış. Bunu soru önergesi haline getirdim ama Meclis Başkanı, önergemi geri yolladı. Gerekçe şu; insanların özel hayatıyla ilgili soru soramazsın. Meclis Başkanı’na buradan sesleniyorum; eğer ki bu devlet, Bilal Erdoğan’ın babasının malıysa, Meclis Başkanı böyle görüyorsa benim söyleyecek hiçbir sözüm yok. Ben ihaleleri sordum; TRT’ nin Genel Müdürü’nü sordum; ben bir inşaat mühendisinin, Sağlık Bakan Yardımcısı olarak ne iş yapacağını sordum; bunların oğlunun sınıf arkadaşlarıyla ilişkisini sordum. Ve utanarak söylüyorum, Meclis Başkanı önergemi geri yolladı. Niye? Bu sorular Erdoğan’ın ailesinin özel hayatına ilişkinmiş. Bu Meclis, hiçbir başkan tarafından bu kadar itibarsız hale getirilmemiştir.”