CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, Doğu Karadeniz'de meydana gelen dere taşması, sel ve su baskını ile heyelan olaylarının nedenlerinin ortaya çıkarılması amacıyla Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi. Bekaroğlu, "Her yıl birkaç kez tekrarlanan bu olaylar doğal afet niteliğinden çıkıp insan eliyle sebep olunan felaketlere dönüşmektedir" dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, sel ve heyelanların nedenleri ile verdiği zararların azaltılması için Meclis Araştırma Komisyonu kurulmasını istedi.

“Doğu Karadeniz Bölgesi’nde sık sık meydana gelen sel, su baskını, derelerin taşması ve heyelanlarda çok sayıda insanımız hayatını kaybetmekte ve büyük boyutlu mal kaybı ile zararlar meydana gelmektedir” değerlendirmesini yapan Bekaroğlu, her yıl birkaç kez tekrarlanan bu olayların doğal afet niteliğinden çıkıp insan eliyle sebep olunan felaketlere dönüştüğünü belirtti.

100 yıl önce de can ve mal kayıplarına neden olan sel ve heyelanlar olduğunu ama 10-15 yılda bir rastlanan sel, su baskını ve heyelanların son zamanlarda her yıl birkaç kez meydana geldiğini vurgulayan Bekaroğlu, “Bilim adamları ve ilgili yerel yöneticilerden bakanlıklara kadar hemen herkes doğaya aşırı müdahalenin sel, su baskını, dere taşması ve heyelanlara yol açtığını kabul etmektedir” açıklamasını yaptı. Bekaroğlu'nun ilk imzacısı olduğu araştırma önergesinin gerekçesinde şunları sıraladı:

“Karadeniz sahil yolunun kotunun şehir merkezlerinin kotundan yukarıda olması, HES’ler, tekniğe ve bilime aykırı yol açma çalışmaları, çaylık alanlarda ağaçların sökülmesi, çayda kullanılan kimyasal gübre, Yeşil Yol adıyla yaylalara çift şerit yol yapılması, bilinçsizce yapılan maden aramaları, açılan taş ocakları, patlatılan çok sayıda dinamit, dere yataklarının daraltılıp etrafının imara açılması, dere ıslah çalışmalarının hatalı olması, derelerin beton kanal içine alınması gibi onlarca farklı tespit, doğaya aşırı müdahale edilmesinin örnekleri olarak gösterilmektedir.

Doğu Karadeniz bölgesinde kentler sel sularının, kırsal kesim ise taşkınların ve heyelanların tehdidi altındadır. Can kayıplarının telafisi mümkün değildir. Mal kayıplarının telafisindeki maliyet ise zamanında alınacak önlemlere göre çok daha büyük olmaktadır. Bugüne kadar konuyu ciddiyetle ele alan bir çalışma olmamış, önlem almakta yetersiz kalınmıştır. Yaşanan her acı olay sonrası yetkili ağızlar önlem alınacağını ifade etseler de ciddi hiçbir adım atılmamıştır.

Doğu Karadeniz Bölgesinde meydana gelen sel, su baskını, dere taşması ve heyelan olaylarının kapsamlı şekilde ele alınması, bunların zararının en aza indirilmesi, bir daha böyle acı olayların yaşanmaması adına tüm yönleriyle konuyu inceleyip alınması gereken tedbirleri belirleyecek ve ilgili idarelere yol gösterecek bir TBMM Araştırma Komisyonu kurulması gerekmektedir.”