CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, Muğla’nın Milas ilçesinde 740 dönümlük Akbelen Ormanı'nda termik santral için kömür arama faaliyeti nedeniyle ağaç kesimine karşı çıkan İkizköylülerin başlattıkları nöbete katılarak destek verdi. Anayasa'nın 169'uncu maddesine atıf yapan Gök, "Diyor ki, 'Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsaade edilemez.' Peki, bu kuralı kim çiğniyor? Devlet, Orman Bakanlığı çiğniyor. Yani ormanı koruması gereken devlet, bugün ormanı yok ediyor. Siz bugün ormanı koruması gereken devlete karşı ormanı yok ettiği için mücadele veriyorsunuz. Yani direnen devlet, ormanı, Anayasa'yı, devleti koruyan sizlersiniz" dedi. 

CHP Milletvekili Levent Gök, Milas'a bağla İkizköy'deki Akbelen Ormanı'nda kömür arama faaliyeti nedeniyle ağaç kesimine karşı itiraz ederek mücadele başlatan doğasever köylüleri ziyaret etti. 

Doğaları için başlattıkları nöbetin 12'nci gününde destek için İkizköy'e gelen CHP'li Gök'e, CHP Muğla milletvekilleri Suat Özcan ve Süleyman Girgin, CHP Muğla İl Başkanı Adem Zeybekoğlu, Milas İlçe Başkanı Ilgın Göktepe, il ve ilçe kadın ve gençlik kolları eşlik etti. Akbelen Ormanı için mücadele eden yurttaşların yalnız olmadığını vurgulayan Gök, desteklerini sürdüreceklerini, ormanların yok edilmesine izin vermeyeceklerini söyledi. 

"BİRKAÇ YANDAŞI ZENGİN ETMEYE ÇALIŞIYORLAR"

Günlerdir sürdükleri mücadelelerini Türkiye'de çevre bilincine sahip yurttaşların takdirle izlediğini ifade eden Gök, "Ben de sizleri görmek, bu duyguları beraber yaşamak için bugün buradayım. Bir nebze olsa da bu mücadelenize katkı verebilirsem ne mutlu bana. Devlet, önemli bir kurum, aygıt. Bugün Türkiye'de sizi izleyenler mücadelenize tanık olurken az önce il başkanımız da ifade etti, bir direnişte bulunduğunuzu... Mücadele ediyorsunuz ama öyle anlamlı, değerli bir iş yapıyorsunuz ki burada aslında direnişte bulunan devlet. Devlet, ormanı koruması gerekirken, ormanları yok eden bir talancı, yağmacı anlayış içerisinde sizin nesillerden beri nefes aldığınız ormanları, toprakları yok ederek, birkaç yandaşı zengin etmeye çalışıyorlar" diye konuştu.

"DİRENEN DEVLET, ORMANI, ANAYASA'YI, DEVLETİ KORUYAN SİZLERSİNİZ"

CHP'li Gök, mücadelelerini sürdüren yurttaşların yaşam alanlarını devlete karşı koruduğunu belirtirken, şunları söyledi: 

"Ormanları korumak, orman arazisinin genişlemesini, tahrip edilmesini önlemek devletin görevi. Yanımda Anayasa'yı getirdim. Anayasa'nın 169'uncu maddesi çok açık. Devlete önemli bir görev veriyor. Diyor ki, 'Ormanlara zarar verebilecek hiçbir faaliyet ve eyleme müsade edilemez.' Peki, bu kuralı kim çiğniyor? Devlet, Orman Bakanlığı çiğniyor. Yani ormanı koruması gereken devlet, bugün ormanı yok ediyor. Siz bugün ormanı koruması gereken devlete karşı ormanı yok ettiği için mücadele veriyorsunuz. Yani direnen devlet, ormanı, Anayasa'yı, devleti koruyan sizlersiniz.

"BİZLER AĞACIN YEŞİLİNİ SEVİYORUZ AMA BU İKTİDAR DOLARIN YEŞİLİNİ SEVİYOR"

Bizler ağacın yeşilini seviyoruz. Ama bu iktidar, doların yeşilini seviyor. Doların yeşilini sevdikleri için de birkaç yandaşını zengin etmeye çalışıyorlar. Elbette Türkiye'de maden alanları kurulabilir, çıkarılabilir. Bu da bir devlet politikasıdır ama maalesef Türkiye'de korumacı bir maden kanunu yok. Talana yönelik bir maden anlayışı var. Nerede bir güzellik varsa orayı yok edelim, oradan maden çıkaralım. Peki bu güzellikler ne olacak? Bu güzellikler kaç yılda yetişiyor? Bunun hesabını bilen var mı? Aslında çok iyi biliyorlar da yine de o yandaş müteahhitleriyle, yakın arkadaşlarıyla hoyratça para kazanmanın yollarını arıyorlar. 

"BURALAR BİZİMDİR DİYORSUNUZ, ELBETTE SİZİN OLACAK"

Önemli bir mücadele veriyorsunuz. Devletin çivisi çıkmasın diye. Ormanlarımızdan elinizi çekin diyorsunuz. Yeşil ağaçlarımızdan elinizi çekin diyorsunuz. Buralar bizimdir diyorsunuz. Elbette sizin olacak. Ve biz de bu mücadeledeki dayanışmayla Akbelen Ormanları'nı sizlerden kopartılmasına izin vermeyeceğiz.

"BU ORMAN TÜM TÜRKİYE'NİN ZENGİNLİĞİDİR"

Sizleri onlara ezdirmeyeceğiz. Sizleri onlar karşısında mücadele gücünüzü artıran bir şekilde yanınızda olarak devamlı kılacağız. Onlar güçsüz biz güçlüyüz. Çünkü biz gücümüz haktan, Anayasa'dan, doğal yaşam koşullarından alıyoruz. Biz doğanın yok edilmesine karşı önemli bir mücadele içerisinde kuşları koruyoruz. Ormanı, yeşili, tüm canlıları korumak istiyoruz. Bütün ülkelere bakın, bir tek ağacın dahi kesilmesine izin vermezler. Burada dönemlerce alanın içindeki ağaçları kesmeye kalkıyorlar. Ne hakla. Ne sıfatla. Keseceksiniz de ne yapacaksınız. Bir avuç zengini, zengin edecekler. Buna izin vermeyeceğiz. Bu orman tüm Türkiye'nin zenginliğidir. 

"BİR AVUÇ DEVLETİ SOYAN YÖNETİCİLERE TESLİM ETMEME KARARLILIĞI İÇERİSİNDE MÜCADELEMİZİ YÜKSELTECEĞİZ"

Tüm Türkiye de sizinle beraber olacak. Sizin sesinizi duyurmak da bizlerin görevi. Bu görev için bütün arkadaşlarımızla bugün buradayız. Bu mücadelenizi destekliyoruz, yanınızdayız. Akbelen Ormanları'nı bir avuç müteahhite, bir avuç devleti soyan yöneticilere teslim etmeme kararlılığı içerisinde hep beraber mücadelemizi güçlü bir şekilde buradan yükselteceğiz. “