CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, kripto para şirketleri üzerinden yaşanan yolsuzluğun milyonlarca kişinin mağduriyetiyle sonuçlanacak bir ekonomik depremin habercisi olduğunu savundu. Toprak, “Merkez Bankası (MB) Başkanı, ABD ve Avrupa’ya çok ciddi bir kripto para trafiği olduğunu ifade ediyor. Her vurgunda yer alan aktörlerin bir şekilde iktidardan güç devşirme pozlarının ortaya çıkması hep tesadüf müdür?” dedi.

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı, İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, yazılı açıklama yaparak, “Son bir haftada Thodex, VeBitcoin, GoldexCoin gibi kripto para alım-satım platformlarında yaşanan gelişmeler, sahiplerinin şirketlerin kapılarına kilit vurup ortadan kaybolması bir finansal felaketin işaretidir. Thodex CEO’sunun 2 milyar dolarla yurt dışına kaçmasıyla tetiklenen süreç, sayıları 40’ı bulan benzeri kripto para borsaları üzerinden büyük bir mali depremin yaklaştığını göstermektedir” dedi.

"BANKER VURGUNUNA BENZER SÜREÇLER"

Süreci 1980’lerdeki Banker vurgununa benzeten Toprak’ın açıklaması şöyle:

“1980’lerdeki Banker vurgununa benzer süreçleri andıran bu tablonun aynı zamanda yurt dışı ayağı da bulunuyor. Soruşturmayı yürüten savcılık Thodex’in 120 ülkeyle bağlantısının olduğunu ve işlem yaptığının saptandığını açıkladı. Ortada milyarlarca doları bulacak bir mağduriyet yaşanması, milyonlarca tasarruf sahibinin parasının buharlaştırılmasını beraberinde getirecek bir finansal skandal söz konusu. İktidarın aymazlıkla bu felaketin yeni farkına vardığı, alelacele Merkez Bankası’na çıkarttırılan yönetmelikten anlaşılıyor. Bu adımla ekonominin sorumlusunun kendisi olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı, yaşanacak kayıpların ve mağduriyetlerin mesuliyetini Merkez Bankası’nın üzerine yıkmayı amaçlıyor. MB açıklamasında ‘telafisi mümkün olmayan mağduriyetler yaratma ihtimali var’ ifadesinden, iktidarın yaklaşan büyük mali-finansal yıkımı bugüne kadar çaresizlik içinde seyrettiğini anlıyoruz. MB Başkanı üç kanalın ortak canlı yayınında ABD ve Avrupa’ya çok ciddi bir kripto para trafiği olduğunu, paranın nereye gittiğini izleyemediklerini itiraf etti. Ortada milyonlarca küçük yatırımcının, tasarruf sahibinin işlem yaptığı, on milyarlarca dolarlık hacme ulaşan, denetimsiz, şeffaflıktan uzak bir vurgun düzeni var.

“SOY-ÇARP-KAÇ”

2017’den bu yana tüm uyarılarımıza, yasal düzenleme ve denetim önerilerimize, soru önergelerimize rağmen, iktidarın ihmali, ya da bilerek arkasını dönmesiyle beslenip, büyüyen ve şimdi soy-çarp-kaç aşamasına geçen bir soygun sistemi söz konusu. Türkiye, kripto para yatırımları açısından Avrupa’da ilk, dünyada 4. sırada. Ancak tüm dünya ülkeleri yasal altyapıyı kurarken, lisans, sermaye, denetim, kara para aklamayı önleme kriterleri getirirken, bir gecede Cumhurbaşkanı kararlarıyla her şeyi yapmaya muktedir iktidar, ne hikmetse kripto piyasasına yönelik adım atmamakta adeta direndi.

“MAĞDURLARIN İNTİHAR HABERLERİ MEDYAYA YANSIDI”

Şimdiden tüm varlığını buraya yatırıp kaybeden bazı mağdurların intihar haberleri medyaya yansıdı. 28 yaşında milyar dolarlara hükmeden, bu insanlar bunca yıldır bu dokunulmazlığı nasıl elde etti? Son dönemde patlak veren bu soygun, vurgun, şatafatlı yaşam sürenlerin hepsinin bir şekilde yollarının iktidar partisiyle kesişmesi, bakanlık makamlarına kabul edilmeleri, güç devşirmelerine olanak sağlayacak etkili-yetkililerle fotoğraflarının ortalığa saçılması tesadüf müdür? İktidar hiç birisini tanımadığını iddia ediyor ancak, bu kadar tesadüfün üst üste gelmesi, kripto ortalık şirketlerinin kurulması, bazılarının mafya-organize suç bağlantısına dönük iddiaların gündeme gelmesi ve nihayet hepsinde bir şekilde Arnavutluk, Makedonya, Karadağ bağlantısı ya da çifte vatandaşlıklarının ortaya çıkmasının tesadüf olma olasılığı nedir? Yaşanabilecek mağduriyetler ve olağanüstü kayıpların yegâne sorumlusu, yaşananlara elverişli zemini hazırlayan iktidar ve onun başıdır. Kripto para piyasasını şeffaf, denetlenebilir, güvenilir, vergilendirilebilir, risk sigortası kapsamına alacak, regülasyonları hayata geçirecek yasal altyapı hızla TBMM önüne getirilmelidir. Ekonomik, sosyal, insani ve finansal bedeli ağır olacak bir felaket hızla yaklaşmaktadır.”