Tamer Arda ERŞİN - Özgür Eren YILMAZ

İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Taner Yüzgeç, Türkiye’deki konutların yüzde 70’inde mühendislik hizmetinin kağıt üzerinde kaldığını vurgulayarak, bu durumun deprem riskini arttırdığını bildirdi. Yüzgeç, “Risk taşıyan her şey deprem ile sınanıyor” dedi.

Depreme karşı güvenli bina için olmazsa olmaz unsurlar projelendirme, inşa ve denetim olarak sıralanıyor. Deprem kuşağında olan Türkiye’de ise inşa aşamasında sorunlar yaşanıyor. Çünkü İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Genel Başkanı Taner Yüzgeç, “Türkiye’deki konutların yüzde 70’nin mühendislik hizmetleri kağıt üzerinde kalıyor. Yüzgeç, kağıt üstünde kalan hizmetlerin depremde risk oluşturduğunu söyleyerek, “Risk taşıyan her şey deprem ile sınanıyor. Riskli bir süreçten geçmiş yapının depremde ne tür davranış göstereceği, ancak deprem sonucu oluşan hasarda ortaya çıkar” dedi.

‘1 KİŞİ ORTALAMA 3 ŞANTİYEYE BAKIYOR’

Yüzgeç, bir kişinin 5 şantiyede şeflik yapabildiğini ve mühendislik hizmeti verebildiğini söyleyerek, bu durumun binalarda deprem görme riskini artırdığına dikkat çekti. 2020 yılında yaptıkları araştırmanın sonucunu aktaran Yüzgeç, şunları belirtti:

 “Mevzuat gereği bir şantiye şefi 5 ayrı şantiyeye bakabilir. Bunun anlamı hiç birisine bakamaz. Çünkü şantiye şefinin görevi bir şantiyenin başından sonuna işin teknik ve fen kurallarına uygun yapılıp yapılmadığının organizasyonu ve kontrolü. Verilen ruhsatlarda bir şantiye şefi 2 ortalama ile çalışmış, daha önceki yıllardan devredilen şantiyelerden de görürsek bir şantiye şefi 3 şantiyeye bakmış. Bunun anlamı, genel ortalamada 3’e çıkabiliyorsa, 5 ayrı şantiyeye bakan inşaat mühendisi veya teknik elemanın sayısı azımsanamayacak kadardır. Dolayısıyla bu tehdit ve risk.”

Güvenli yapı için üç unsurun bir arada olması gerektiğine dikkat çeken Yüzgeç, bunları “Projelendirme, inşa ve denetim” olarak sıraladı ve şantiye şefliğinin de inşa aşamasının vazgeçilmezi olduğunu ifade etti.

HER 5 MÜHENDİSTEN BİRİ İŞSİZ

İMO’da inşaat mühendislerinin 5’te birinin işsiz olduğuna dikkat çekerek, ‘Her Şantiyeye Bir Şef’ kampanyası başlattı. Kampanyaları hakkında da bilgi veren Yüzgeç, “Bir yanda hizmete ihtiyacınız var, diğer yanda mühendis yetiştirmişsiniz, ama işsizliğe mahkum ediyorsunuz. Bu başlı başına mevzuya yaklaşımın sakatlığını gösteriyor. İnşa ve denetim sürecinde mühendislik hizmeti kağıt üzerinde kaldığı sürece işsizlik de bitmez, yapı güvenliğinde de zafiyet olur” diye vurguladı.

İŞ KAZALARINDA ASLAN PAYI İNŞAAT SEKTÖRÜNDE

İnşaatlarda tam zamanlı şantiye şefinin çalışmamasının iş güvenliğini de olumsuz yönde etkilediğini kaydederek, Türkiye’nin iş cinayetlerinde Avrupa’da birinci ve dünyada üçüncü olduğunu hatırlatan Yüzgeç, "Ne yazık ki bunda da aslan payı inşaat sektöründe" dedi. Yüzgeç, müteahhitlerin şantiye şefi çalıştırmasının inşaat maliyetlerini de azalttığını söyleyerek, “Teknik hizmeti maliyet artırıcı unsur olarak görmek aslında inşaat işlerinin daha yüksek maliyetlerle çıkmasına sebebiyet verme işidir. Malzeme tasarrufu, sürenin optimum kullanımı ve olası kazalardan korunma açısında mühendislik maliyetleri düşürücü bir hizmet” dedi.