Sağlık emekçileri, Ankara’da Hacettepe Üniversitesi Hastanesi’nde basın açıklaması yaparak, pandemi döneminde dahi emeklerinin görülmediğini ve taleplerinin karşılanmadığını dile getirdiler. Açıklamada, “Pandemi döneminde sermayenin payına, kar ve rant, emekçileri payına ise, ‘kahramanlara alkış’, ‘destan yazanlara mektup’ düşmüştür” denildi.

Ankara Dişhekimleri Odası, Ankara Tabip Odası, Devrimci Sağlık İşçileri Sendikası, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ankara Şubesi, Tüm Radyoloji Teknisyen ve Teknikerleri Derneği ve Türk Hemşireler Derneği Ankara’da Hacettepe Üniversitesi Hastanesi kampüsünde basın açıklaması yaptı. Sağlık emekçilerinin pandemi döneminde dahi emeklerinin görülmediği ve taleplerinin karşılanmadığının söylenildiği açıklamada şunlar belirtildi:

“İKTİDAR, SAĞLIK EMEKÇİLERİNE ‘SÖZDE TAVANDAN ÖDEMEYİ’ VEREMEYECEK DURUMDADIR”

“Bizler biliyoruz ki; sağlık hizmetlerinin bütünlüğü ile bağdaşmayan şehir hastaneleri, aile hekimliği merkezleri, sağlık hizmetlerindeki özel sektör ağırlığı her geçen gün sağlık hizmetlerine ayrılan kamu kaynakları hortumlamaktadır. İktidarın sermaye iş birliği, sağlık alanı sermaye birikim alanına dönüştürmüş, adete sağlık alanını en karlı sektör haline gelmişken kamudaki sağlık emeği giderek görünmez olmuştur. Çeşitlenen istihdam modeller sağlık emeğinin ücretlendirilmesini de çeşitlendirmiştir. Bu durum sağlık emekçilerinin ücretlerinde gözle görülür bir erimeye ve baskıya neden olmuştur. Bu baskı o kadar artmıştır ki bügün iktidar pandeminin tüm dönemlerinde ve tüm sağlık emekçilerine “sözde tavandan ödemeyi” veremeyecek durumdadır. Verilen tavandan ödeme sağlık emekçilerinin tamamını kapsamadığı gibi, bazı aylarda hiçbir şekilde düzenlemeye gidilmemiştir.

Pandemi dönemi tavandan ödeme düzenlemesine bakıldığında;

2020 Nisan-Mayıs-Haziran dönemi SB Hastaneleri ve Üniversite Hastanelerinin bir kısmını kapsayan,

2020 Ağustos-Eylül-Ekim dönemi Sağlık Bakanlığında görev yapan sağlık emekçilerinin bir kısmını Üniversite Hastanelerindeki sağlık emekçilerini ise kapsama almayan bir düzenlemeye gidildi,

2020 Kasım-Aralık dönemi Sağlık Bakanlığı Hastaneleri ve Üniversite Hastanelerinin bir kısmını kapsayan, 2021 Nisan-Mayıs-Haziran-Temmuz döneminde ise Sağlık Bakanlığında görev yapan sağlık emekçilerinin bir kısmını Üniversite Hastanelerini ise kapsama almayan bir düzenlemeye gidildi. Pandemi döneminde, Ankara ilinde 3 Kamu Üniversite Hastanelerinde görev yapan 16 bin üzerindeki sağlık emekçisi çalışmaktadır. Ankara ili kamu hastanelerinde görev yapan sağlık emekçilerinin yüzde 28 Üniversite hastanelerinde çalışmakta olup, hiçbir ödemelerden yararlanmamış, sağlık emekçisi olarak görülmemiştir. Üniversite Hastanelerinin sorunlarını ne YÖK ne de Sağlık Bakanlığı bugüne kadar sorun olarak görmemiştir. Pandemi mücadelesinde üniversite hastanelerini yok saymak emeği, sağlık emekçilerini yok saymaktır.  YÖK ve Sağlık Bakanlığı üniversite hastanelerinin uzun dönemdir yaşadığı soruna daha fazla sessiz kalmamalıdır.

“İKTİDAR, PANDEMİ DÖNEMİ TERCİHİNİ BİR KEZ DAHA SERMAYEDEN YANA YAPMIŞTIR”

Sağlık emekçisine bu şekilde ödemeyi reva gören iktidar, pandemi dönemi tercihini bir kez daha sermayeden yana yapmıştır. Şehir hastaneleri müteahhitlerine 2020 yılında 8.739 milyonluk kira ve hizmet bedeli ödenirken, ödeme 2021 bütçesinde 16.391 milyon liraya çıkarılmış, pandemi sürecinde “hastanelerini hizmete kapatacakları” restini çeken Özel sektör ödemelerinde 2020 yılında yüzde 15’lik artış yaşanırken, 2021 Mayıs ayında ise yüzde 20’lik zam yapılmıştır. Sağlık Bakanlığı Hastanelerinde tavandan ek ödeme ile aylık net 400-450 milyon tl ödeme yapmayı sağlık emekçilerine lütuf olarak sunulurken, 2021 yılında aylık Şehir Hastanelerine en az 1.366 milyon tl ödeme yapılacak olup, özel sağlık sektörüne ise SGK tarafından aylık 1.031 milyon tl ödeme yapılmaktadır. Pandemi döneminde sermayenin payına; “Kar-Rant”, Emekçileri payına ise, “Kahramanlara Alkış”, “Destan Yazanlara Mektup” düşmüştür.

“HAKKANİYETSİZ EK ÖDEME BİZİM TALEBİMİZ DEĞİLDİR”

2021 Nisan, Mayıs, Haziran Temmuz aylarına ait, hakkaniyetsiz ek ödeme bizim talebimiz değildir. Bu ek ödeme; Sağlık hizmetlerinin bütünlüğüne zarar vermiştir, sağlık hizmetlerinin ekip anlayışına zarar vermiştir, kanunlara aykırı olan emeğimizin hakkının belirlenmesinde iktidarı tek yetkili kılmıştır, sağlık hizmetlerinin yozlaşmasına neden olmuştur, sağlık emekçilerinin izin hakları gasp edilmektedir, bu ödeme 4/D sağlık işçilerini, Genel İdari Hizmetler/Teknik Hizmetler/Yardımcı Hizmetler gibi hizmet sınıflarını sağlık emekçisi olarak görmemektedir, bu ödeme üniversite hastanelerinin sağlık emeğini yok saymaktadır.

Bir kez daha ifade ediyoruz: Sağlık hizmetleri ekip işidir, kırıntı değil emekliliğe esas yoksulluk sınırının üstünde temel ücret zammı istiyoruz. Fiili hizmet yıpranma payımız ve ek gösterge haklarımızı istiyoruz. Halkın sağlık hakkını ve sağlık emeğini gören, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin meslek tanımlarının kendi mesleki talepleri doğrultusunda yapıldığı, sosyal devlet ilkesine uygun sağlık politikalarının bir an önce hayata geçirilmesini talep ediyoruz!”