Çeşme Ovacık’ta, 9 ayrı parselde jeotermal kuyu açılabilmesi için verilen "Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir" kararı, İzmir 5. İdare Mahkemesi tarafından bir kez daha iptal edildi.

Çeşme Ovacık’ta, 9 jeotermal kuyu açılabilmesi için verilen "ÇED gerekli değildir" kararı, çevreciler ve çevrede bulunan çok sayıda site adına Avukat Seher Gacar’ın İzmir İdare Mahkemesi’nde açtığı dava sonucunda, 2019 yılında iptal edilmişti. İptal kararı üzerine İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün istinaf başvurusu, İzmir 5. İdare Mahkemesi tarafından reddedilmiş, ancak Danıştay tarafından ret kararı hakkında bozma kararı verilmişti. Danıştay’ın bozma kararının ardından tekrar yapılan yargılama ve ek bilirkişi heyeti raporunun incelenmesi ile İzmir 5. İdare Mahkemesi bir kez daha "ÇED gerekli değildir kararında hukuka uyarlık bulunmadığı" sonucuna varılarak dava konusu işlemin iptaline karar verdi.

Çevreciler bilirkişi incelemesi sırasında eylem yapmıştı

Çevreciler tarafından açılan davada, hazineye ait 9 farklı parselde toplam 85 bin 600 metrekare arazide açılmak istenen 9 jeotermal sondaj kuyusunun tarım arazilerine ve zeytinliklere yakın mesafede olduğu belirtilerek, Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerin Aşılatılması Kanunu’nun 20. maddesine aykırı olduğu ifade edilmişti. Proje tanıtım dosyasının eksik ve hatalı olduğu, yatırım planının belirsiz olduğu, DSİ 2. Bölge Müdürlüğünün görüşünün dikkate alınmadığı, jeotermal sıvının çıkartılması ve enerji üretim amaçlı kullanılması durumunda yöredeki bitki örtüsüne, canlılara ve tarım sektörüne önemli çevresel etkisi olacağı gibi gerekçelerle, "ÇED gerekli değildir" kararının iptali için açılan davada, bilirkişi incelemesi de yapılmış ve bilirkişi incelemesi sırasında bölgeye giden çok sayıda çevreci, oturma eylemi yaparak ve pankartlar açarak tepkilerini göstermişlerdi.