Manisa’nın üzümüyle meşhur ilçelerinden biri olan Saruhanlı’daki el değmemiş doğal güzellikleri ve tarihi kültürel yapıları belediyenin çalışmalarıyla turizme kazandırılacak. 5 yıl boyunca Manisa Büyükşehir Belediyesi meclis üyeliği yapan ve o dönem Manisa ilçelerinin tanıtıldığı bir kitapçık çalışmasında Saruhanlı’dan tek bir görselinin olmamasının üzüntüsünü yaşayan Zeki Bilgin Saruhanlı Belediye Başkan seçildikten sonra ilçenin tanıtımı için çalışmalarını yoğunlaştırdı. Görevlendirdiği ekip tarafından ilçenin el değmemiş doğal güzellikleri ve tarihsel yapıları gün yüzüne çıkarılırken şimdiden ilçeye olan ilgi arttı. "HENÜZ ÇALIŞMA YAPILMADAN ÇOK SAYIDA ZİYARETÇİ GELDİ" Planlanan proje hayata geçtiğinde Saruhanlı’nın önemli bir turizm merkezi olacağını kaydeden Başkan Bilgin, “Saruhanlı’nın turizm ve doğa harikası o kadar çok yeri var ki keşfedilmemiş, kimse ilgilenmemiş. Ben Saruhanlı’nın sosyal, tarihsel, kültürel anlamda da öne çıkması için mücadele ediyorum. Ben geçen dönem Manisa Büyükşehir Belediyesinde meclis üyesiydim 5 yıl. Hemen hemen 2 yılda daimi encümendim. İlçelerle ilgili kitapçık geldi. Her ilçe kendi tarihi ve doğa güzellikleriyle ilgili bazı görseller göndermişler. Kitapçık yapıyorlar. Saruhanlı’yla ilgili bir tane görsel yoktu. Bu çok büyük bir eksiklikti Saruhanlı adına. Geldiğim gibi bunları ön plana çıkarmak istedim. Geldiğim gibi talimat verdim. Arkadaşlarım da layıkıyla işini yaptı. Çünkü sen başta neyse alttaki de odur, seni yansıtır. Aydınlar’da bir tepe gölümüz var. Tepe Gölümüzde yıllardan beri belki çok uzun yıllardır atlar var doğada kendi halinde, inekler var, bu inekleri bazı insanlar gidip hep vurmuşlar. Bunlar artık engellendi. Köylü vatandaşlarımız bir zaman bırakmış oraya zamanla birmiş 5 olmuş, beşmiş 20 olmuş bu şekilde çoğalmışlar. Belli bir süre sonra dışarıdan gelen avcılar, kasaplar, celepler, bunları vurup götürmüş. Buraları öne çıkardık ve tahsisini istedik. Buraları turizme açmak, turizme kazandırmak, oralarda piknik yapacak ailelere ortam sağlama adına bu çalışmaları yaptık. Çaltepe’de bir kanyonumuz var. Bunu öne çıkardık. İzmir’den Manisa’dan, Balıkesir’den, Türkiye’nin her yerinden ziyaretçiler geliyor. Şuan hizmete bile sokamadık. Yollarını yapmamız gerekiyor, düzenleme yapmamız gerekiyor. Ama bunu paylaşmamızın hemen ardından insanlar buraya geldi nerede burası diye. Bunlar güzel şeyler.” dedi. KUŞ GÖZETLEME KULESİ Marmara Gölü sınırına kuş gözetleme kulesinin olduğu alanda yapmayı planladıkları projeden de bahseden Başkan Bilgin, “Büyükbelen’de belediyemize ait bir arazide Milli Parklar Müdürlüğünün yapmış olduğu bir kuş gözetleme kulesi var. 15 metre yüksekliğinde. Oraya teknik ekibimizle birlikte gittik. Karşısında Marmara Gölü var. Dibine kadar su geliyor. Şuan su çekilmiş durumda ama onun önüne iskele yapmak ve orasını da turizme açarak tüm vatandaşlarımıza hitap edecek şekilde, sadece Saruhanlı’ya değil, çünkü Gölmarmara’ya sınır, Ahmetli’ye sınır, Salihli’ye sınır. İzmir’den, Balıkesir’den, Uşak’tan bile oraya insanların geleceğine inanıyorum. Çünkü çok güzel doğa harikası bir yer. Göl suyu çekilince kayıklar kenarlarda kalmış. Tam bir fotoğrafçılık sanatı çalışılabilecek bir alan. Herkese tavsiye ederim. Orada Anıtlar Kuruluyla ilgili izin almamız gerekiyor, tarihi eserler var yer altında. Birinci derece sit alanı olan yerler var. Onlarla ortak çalışarak bungalov evler, spor alanları, yürüyüş alanları, aktivite alanları yaparak orayı da turizme kazandırmak istiyoruz. Onun yanında hemen sınırında 35-40 dönüm arazimiz var. Kuş gözetleme kulesinin yapıldığı arazide belediyemizin. Ama tabii ki sit alanında bir yere kazma vuruyorsunuz ne çıkacağını bilemiyorsunuz. Biz kazacak ve kalıcı bir yer yani betonarme yapmak istemiyoruz. O alanın üzerine ahşaptan yapılarla inşallah orasını Saruhanlı, Manisa ve ülkemizin hizmetine sunmayı planlıyoruz.” diye konuştu. SARIÇAM DA TURİZME KAZANDIRILACAK “Bunun gibi bir çok yerimizi ön plana çıkarmayı düşünüyoruz.” diyen Başkan Bilgin açıklamasını şöyle tamamladı: “Bir de Sarıçam diye bir yer var. Sarıçam’ın da tarihte yeri vardır. Osmanlı’da Osmanlı’dan önce Bizans döneminde bile yerleşim yeri. Şimdi oraya odaklandık. Daha yeni oraya gittik. Çok fazla tarihi eserler, taşlar, kalıntılar fazlasıyla var. İnşallah bu alanı da ön plana çıkarırız diye düşünüyorum.”