Organize suç örgütü kurmakla suçlanan ve yurt dışında yaşayan Sedat Peker, 29 Mayıs pazar sabahı yayımladığı yeni videosunda Cumhurbaşkanı Erdoğan için "Madem ben uluslararası komplonun parçası ajansam, o zaman bundan sonraki videoyu oturup sizin karşınızda anlatacağım." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan çarşamba günü AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada "Ülkemizi suç örgütleriyle kıskaca alma peşindeler. Türkiye'de sosyal kaos denemeleriyle, darbe girişimleriyle başarılamayan değişimin siyasete müdahale ile yapılacağını düşünenler olduğunu hepiniz biliyorsunuz" diyerek İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıkmıştı. Peker, sekizinci videosunda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözleriyle ilgili olarak şu ifadeleri kullandı: "Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip bey, bunun uluslararası bir komplo olduğunu söyledi. Beni bulup getirmek gerçekleri değiştirecek mi Tayyip abi? Madem ben uluslararası komplonun parçası ajansam, o zaman bundan sonraki videoyu oturup sizin karşınızda anlatacağım. Sen bizim büyüğümüzsün. İki tane müfettiş, yalan makinesi..Yalan makinelerinin yüzde 1,5 yanılma payı var. Makine öterse kafama sıkacağım. Anlatacağım, madem ben ajanım. Bir özür bekledim. Bütün bunları halk biliyor, sana anlatmıyorlar, bir tek sen bilmiyorsun, çevreni sarmışlar. Ancak sen görmek istemiyorsan, ben vatan haini olarak anılmak istemem. Senin hiçbir gücün yokken ben vardım. Elimden ne geliyorsa onu yaptım. Bir sonraki videoda konuşacağız açık delillerle. Helalleşeceğiz. Tüm dünyaya göstereceğim." Peker ayrıca, Filistin-İsrail politikaları konusunda da "Filistin'e destek vermediğim yazıldı. Ben elimden geldiğinde destek verdim. Kendimizi neden kandırıyoruz. Azerbaycan'da olay oldu SİHA'ları yolladık, Katar'da olay oldu askeri birlik kurduk. Azerbaycan'da SOCAR şirketi var. SOCAR'ın alt şirketleri var. Katar'da bankalarda paralar var. Filistin'de ne var? Hamaset. Kardeşlerimizle beraberiz, kardeşlerimizle berabersen 10 tane SİHA da oraya yollayın. Hani beraberdik, öyle cami çıkışında bağırmakla olmaz o işler. Ya kardeşlerim Filistin'e, İsrail'e giden malları taşıyan gemilerin kimin olduğu belli. Boykot edelim şey edelim ya boykot etmeyi bırak, onların mallarını taşımayı bırakın o zaman." dedi. SADAT, MİT Tırları Sedat Peker, SADAT'ın kendi adı üzerinden Suriye'ye El Nusra'ya örgütüne silah, araç ve mühimmat yolladığını öne sürdü. Peker'in Suriye konusunda dile getirdiği iddialar: "Bayırbucak Türkmenlerine ve diğerlerine yardımcı olmak için İHA, kıyafetler, -ama sayıca çok fazla, oradaki tüm savaşçılara yetecek kadar- telsizler, çelik yelekler, onlar bunlar, tırlarca… Bu projeji düşündük. O milletvekili arkadaşımızla da konuştuk. O da düşünceyi aldı, iletmesi gereken yerlere iletti. Sonra dediler 'Biz ek tırlar verelim, sizin tırlarla beraber (gitsinler)'. Bizin tırlar 'Sedat Peker yardım konvoyu' diye gidiyor. Basına da resimler veriyoruz. Tüm ekipmanları yolluyoruz. Ama benim adıma giden diğer araçlar var. Onlar da başka yerdeki Türkmenlere gidiyor diye biliyoruz. Araçların içinde ne olduğunu bilmiyoruz, bilmiyoruz dediysem silah var, saf çocuk değiliz. Bu da normal, olması gereken şey. Ama bu MİT tarafından, askeriye tarafından organize edilmiyor. SADAT tarafından organize ediliyor, SADAT'ın içindeki bir ekip tarafından. Bunların hepsini ben kendi paramla alıyorum ama onlar hariç, onların benimle hiçbir ilgisi yok ama benim adıma gidiyor. İşlem yapılmıyor, kayıt yapılmıyor, direkt geçiş yapılıyor. Sonra ben yüklü miktarda Mitsubishi araçlar yollamaya başlayınca dediler 'Bize de biraz verir misin, orada savaşçılar…', dedim tamam, verelim. Türkmenler her yerden videolarla teşekkür ediyorlar aracı aldık diye, bir iki tanesi arapça konuşuyorlar. Sonra bizim Türkmen arkadaşlar 'Bunlar el Nusracı' dedi. Bizim diğer arkadaşlar da 'Bu gidenler el Nusra'ya gidiyor' diyor. Evet, benim üzerimden gidiyor. Samimi yapıyorum. Ama ben yollamadım, SADAT'çılar yolladı."