Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşayan eski AK Parti Mumcular Belediye Başkanı Kazım Avcı, partisinden istifa ettiğini açıkladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, siyaset – mafya ilişkileri iddiaları için “hesabını sorarım” demesini beklediğini dile getiren Avcı, “AK Parti üyeliğimden istifa ediyorum ve hakkımı helal etmiyorum” dedi.

Bodrum ilçesine bağlı eski belde Mumcular Mahallesi’nde yaşayan ve önce MHP’den iki dönem, ardından AKP’den bir dönem Mumcular belde belediye başkanlığı yapan Kazım Avcı, bugün sosyal medyadan yaptığı açıklama ile partisinden istifa ettiğini açıkladı.

SİYASET HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ

“AK PARTİ ARTIK AK DEĞİLDİR”

“Benim için AK Parti artık AK değildir” diyen Avcı, sosyal medya hesabında şunları paylaştı:

“Ülkemin Cumhurbaşkanından: ‘Arkadaşlarımızın bir eksikleri bir hataları varsa bunlar da araştırılacaktır burası bir hukuk devletidir babam olsa bunu yapandan hesabını sorarım’ demesini beklerken; hak, hukuk, hakkaniyet ve adalet kavramlarının çok uzağına düşecek şekilde kısaca ‘Arkadaşlarımıza sahip çıkıyoruz’ dedi.

“KARACAĞIMIZ PARTİ BODRUM’DA KARŞILIK BULMAZ”

Oysa maşerî vicdanda lekelenen insanların en azından aklanma ihtiyaçları vardır. Ben 2000 yılında iktidar ortağı olan MHP’den istifa ederek ‘muhtar bile olamaz’ denilen Tayyip Erdoğan’ın safına geçtim. Kendisiyle evinde yaptığım görüşmemde bana ‘Başkan, gençsin istikbalin var, bizim kuracağımız parti Bodrum’da karşılık bulmaz, tekrar seçilemezsin’ diye uyardığında, cevabım; ‘Abi ben ikbal ve istikbal peşinde değilim, sizin davanız benim davamdır, biz imam hatipliyiz, seçilemezsem de Ulubatlı Hasan gibi şimdiden bayrağı dikmiş olurum’ dediğimde, yerinden kalkarak bana sarılmıştı. Şahsen ben bu bilinç ve inançla katıldım onun hareketine.”

“PARTİM İÇİN ÖRGÜT LİDERİ SUÇLAMASIYLA 4 AY TUTUKLU KALDIM”

AKP’nin içinde her kesimden insanlar olduğunu belirten Avcı, “Bu partinin içinde her kesimden kişiler vardı ve bunların karakter olarak en tehlikelisi cemaat (sonradan Fetö) ile benim ‘Akepeli’ dediğim; ikbal, istikbal ve ihale peşinde koşan güya muhafazaKÂRlar olmuştur. Ben ise sonradan terör örgütü olduğu anlaşılan cemaatin, şahsımın ayağını kaydırmak için hazırladığı kumpas soruşturmaları nedeniyle 4 ay tutuklu kaldım ‘örgüt lideri’ suçlamasıyla. Var mı Muğla’da başka? Diyeceğim o ki ben, gerçek Ak Partili ve Tayyip Erdoğan sevdalısı olmanın bedelini ödedim siyasette” dedi.

“PEKER’İN SÖYLEDİKLERİNİ MİLLET BİLİYOR”

Geçen yıl AK Parti Bodrum ilçe başkanlığına adaylığını koyan Kazım Avcı, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile de ilgili açıklamalar yaptı ve şunları söyledi:

“DP başkanı olan Süleyman Soylu 2008 yılında beldeme gelerek yaptığı konuşmasında Tayyip Erdoğan için ‘YOLSUZ, Baş HIRSIZ, onu yargılatacağım, hesap sormazsam namerdim’ vs. türlü hakaretleri savurduğu için kendisine tepki göstermiş, çok ısrar etmesine rağmen yanına bile oturmamıştım. Acaba Tayyip Bey, çete lideri Peker’in söylediklerini sadece Peker mi biliyor sanıyor? Millet biliyor millet ve zaten bunlar kaç zamandır sokakta konuşulan şeylerdi. O sadece 20 senedir üzerine oynadığı At’ın kendisini tepmesi nedeniyle konuştu.

Onun için biz, teşkilatları bu FETÖ iltisaklılardan ve AKP’lilerden kurtaralım diye çabaladık kongrelerde ama nafile. İddiam odur ki ‘Ak Parti şu haliyle ele geçirilmiş bir partidir.’ Yanlış işler yapanların, kanunsuz iş yapanların koruyup kollandığı el üstünde tutulduğu bir parti görünümü vermektedir. Kaç seçimdir balkon konuşmasında “mesajı aldık gereğini yapacağız” deyip gereği yapılmamıştır.”

İSTİFA GEREKÇELERİNİ SIRALADI

Avcı açıklamasının sonunda, istifasına neden olan olayları şöyle sıraladı:

“1- Süleyman Soylu’nun açıklamaları

2- Mehmet Ağar/Tolga Ağar iddiaları

3- Erkan Yıldırım hakkındaki iddialar ile ilgili olarak Cumhurbaşkanımızın ‘bunlar bizim arkadaşlarımız, onların yanındayız’ açıklamasıyla, haklarındaki şaibelerin kalkacağı, adaletin tesis edilmiş sayılacağı sanılmamalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti ise, her karanlık iş ve ilişki er geç aydınlanacaktır. Bu ayrı mesele. Ama asıl mesele benim için şudur: Adanmış bir ruh hali ile mücadele ettiğim hareketin, benim inandığım bir dava hareketi (Nebevî) olmadığına şahit oldum bugün. Üzülerek gördüm ki biz ALDATILDIK. Bu nedenle, madem ki Reis gereğini yapmıyor biz bize düşen gereği yapalım:

Ak Parti üyeliğimden istifa ediyorum ve hakkımı helal etmiyorum.”