İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Düzce'nin Akçakoca ve Gölyaka İlçelerinde esnafı ziyaret etti.Bir esnafın "Milletin içinde esasında yara çok ama merhemi bulamıyor. Çünkü, merhemi sürmek için para lazım. Para olmayınca da merhem olmaz" sözleri yaşadıkları sıkıntıyı özetledi. Akşener’in, geçmişte öğretmenliğini yaptığı gençlerle karşılaşması da vatandaşlara ve parti heyetine sürpriz anlar yaşattı. Akşener, esnaf gezisine Düzce'de devam etti. Siftahsız günü bitiren esnaf dert anlattı, Akşener dinledi. Akşener'in hükümetin yardım paketlerini alıp almadığını sorduğu bir esnaf "Ben hiçbirini görmedim" dedi. Akşener'in gezisi sırasında İYİ Parti Gençlik Kolları'nın kendisine hitaben yazdığı bir şiiri okuması da partililerini alkışlı kutlamasını sağladı. Akşener, şiiri okuyan genci kutlayarak gençlik kolları üyeleriyle hatıra fotoğrafı çektirdi. "BEN HİÇBİRİNİ GÖRMEDİM" Gezi sırasında Esnaf ve Akşener arasında şu diyaloglar yaşandı: AKŞENER: İşler nasıl? ESNAF: İşler bozuk. AKŞENER: Kaç kişi çalışıyor burada. ESNAF: Altı kişi çalışıyor. Sayımız azaldı sekiz kişiydik, iki kişi eksildik altıya düştük. Belki daha da azalacağız böyle giderse. AKŞENER: Kirası nasıl buranın? ESNAF: Mülk bizim AKŞENER: Allah'tan ESNAF: Ama kira olsa dayanamayız. Kapatmamız gerekirdi. AKŞENER: Bugün hiç siftah yaptınız mı? ESNAF: Yapmadık. Akşama kadar bekleyeceğiz, inşallah gelir AKŞENER: Bazı paketler oldu tırnak içi, onlardan faydalandınız mı ? ESNAF: Ben hiçbirini görmedim. "MİLLET VEKİLLERİ UNUTTU, SEÇİMDEN SEÇİME GELİYORLAR" ESNAF: İnsanlar ayakta duruyor, ama nasıl durduğunu bu millet kendisi biliyor.Yani kimse bilmiyor işin aslı. Millet pimini çekecek vaziyette. Esnafın borcu, kredisi bitmiyor. Milletin içinde esasında yara çok, ama merhemi bulamıyor. Çünkü, merhemi sürmek için para lazım. Para olmayınca da merhem olmaz. Biz bir şey üretmiyorsak biz kendimizi ne yaparsak yapalım biz kendimizi bir üste çıkaramayacağız. Üretimin olmadığı bir yerde ne hayat ne yaşam olur ne bir şey olur. AKŞENER: Sesinizi hiç kimse duymuyor ben de duyurmak için yola çıktım. ESNAF: Kimse gelmiyor. Vekilleri millet unuttu zaten. Vekiller seçimden seçime gelir, seçim bitti mi bir daha seçim zamanı geldiği zaman gelirler bir okşama güzel, bir de eskiden balık vardı, güzel balık sefası vardı. Şimdi o da yok. AKŞENER: İyiymiş. ÖĞRENCİLERİNDEN AKŞENER'E SÜPRİZ Akşener, sürpriz karşılaşmalar da yaşadı. Öğrencilerinin kendisini görmek için geldiği Akşener, bir öğrencisine sarıldı, öğretmenlik yıllarını anlattı. Akşener ve öğrencileri arasında yaşanan ilginç diyaloglar şöyle: KADIN ÖĞRENCİ: Bizi okuttunuz hepimizi AKŞENER: Ama incelmişsin sen KADIN ÖĞRENCİ: Ortaokul ve lisede ilk mezunuyuz. AKŞENER: Buraya mı yerleştin KADIN ÖĞRENCİ: Eşim buralı. AKŞENER: Damat iyi bakıyor mu? KADIN ÖĞRENCİ: Bakıyor, bakıyor. "GENÇLİK HEP DIŞARI ÇIKMAK İSTİYOR BEYİN GÖÇÜ, BURADA KALANLARDA BEYİN ÖLÜMÜ" ERKEK ÖĞRENCİ: Yıldız Üniversitesi 1986, Kocaeli, AKŞENER: İndir bakayım, aaa, bilmiyorum ERKEK ÖĞRENCİ: Pandemi de olsa da sen benim hocamsın. AKŞENER: Tabi canım , oyy oyy (sarılma) ERKEK ÖĞRENCİ: Esnafın sıkıntısını biliyorsunuz, ama gençlik de bir sorun. Gençlik hep dışarı çıkmak istiyor, beyin göçü, burada kalanlarda Boğaziçi'yi görüyoruz beyin ölümü gerçekleştiriyor. Herkesi içeriye alıyorlar başka bir şey olmuyor. Ne yapacağız, çözeceksiniz. AKŞENER: Çözeceğiz.