İzmirli Dilasu Madran’ın azim dolu yaşam mücadelesi 2001 yılında başladı. Hatice-Erdal Madran çiftinin ilk çocukları olan Dilasu, kordon sıkışması (doğumsal anomali) nedeniyle anne karnında hareket edememesine bağlı olarak gelişimini tam sağlayamadan dünyaya geldi. Yaşanan durumun biraz da geç fark edilmesi sonucu iki kolu ve iki bacağı tam gelişmeden doğan Dilasu, çocukluk yıllarını neredeyse ameliyat masasında geçirdi. Dilasu, diğerine göre biraz daha gelişmiş ve kalçaya yapışık olan sol bacağının uzatılması için şimdiye dek tam 15 kez ameliyat oldu. Doktorların zamanında ve başarılı müdahaleleri sonucu Dilasu’nun sol bacağında 25 santimetrelik uzama sağlandı. Bu sayede Dilasu, sol bacağını protezsiz olarak kullanabilir hale geldi. İki kolu ve sağ bacağında protez bulunan; öz güven, enerji ve çalışkanlıkla yaşama bağlanan Dilasu, Balçova Anadolu Lisesi’nin ardından üniversite eğitimi için de İEÜ Meslek Yüksekokulu Uygulamalı İngilizce Çevirmenlik Programı’nı tercih etti. “Enerji ve öz güvenle yaşama sarıldım” İkinci sınıfta okuyan Dilasu, en büyük destekçisinin ailesi, arkadaşları ve üniversitedeki akademisyenleri olduğunu söyleyerek “Geçmişe takılı kalmak bana bir şey kazandırmaz. Ben, her daim hedeflerime, göreceğim güzel günlere odaklanarak hayat enerjimi yüksek tutuyorum. Bugüne kadar yaşadığım zorluklara odaklanarak, geçmişle yaşayarak hayatı sürdüremem. Sadece benim değil, herkesin başından çeşitli sıkıntılar geçebilir. Önemli olan yaşama enerjiyle, öz güvenle sarılmak. Ben de böyle yaptım ve geçmişte yaşadığım zorlukların, geleceğime de set çekmesine izin vermedim. Kendimi şu anda çok enerjik, mutlu hissediyorum. Beni seven, bana güvenen ailem ve arkadaşlarım var. Onlara sahip olduğum için çok şanslıyım. Hiçbir zaman karamsar olmadım. Hep iyi ve olumlu düşünürüm; umudumu sürekli yenilerim. Benim güç kaynağım, hayat sırrım ve reçetem de bundan oluşuyor” ifadelerini kullandı. “Neler başarabileceğimi göstermek istiyorum” Yeni şeyler öğrenmeyi, insanlarla tanışmayı çok sevdiğini ifade eden Dilasu Madran, sözlerini şöyle sürdürdü: “Üniversitemde zaman geçirmeyi çok seviyorum. Buraya her geldiğimde rahatlıyor, yeni anılar biriktiriyorum. Boş zamanlarımda da film izlemeyi, gezmeyi, müzik dinlemeyi ve kitap okumayı tercih ediyorum. Kollarım protez olduğu için yazmakta zorlanıyorum. Akademisyenlerimden sınav sorularımın yazılı değil de ‘şıklı’ olmasını istedim. Bu konuda da bana destek oldular; kendilerine çok teşekkür ediyorum. Üniversite seçimimi doğru yaptığımı okurken çok net gördüm. Çocukluğumdan beri yurt dışına açılma hedefim var. Bölümümü de zaten bu amaçla seçmiştim. Mezun olduktan sonra İngiltere’ye giderek kendimi geliştirmeyi, Dilasu’nun neler başarabileceğini orada da göstermeyi istiyorum.” "Dilasu’yu iyi ki tanımışım" İEÜ Meslek Yüksekokulu Müdürü Burçin Önder ise Dilasu’nun azim dolu hikayesi, çalışkanlığı ve kararlılığının kendisini çok etkilediğini söyledi. Önder, “Dilasu, bizim kıymetlimiz, enerji kaynağımız. Derslerini düzenli olarak takip eden, sosyal etkinliklere katılan, sık sık odama gelerek bana mutluluk aşılayan bir öğrencimiz. İyi ki Dilasu’yu tanımışım, iyi ki bizimle. Meslek yüksekokulu olarak her açıdan Dilasu’nun yanında yer almayı, ona destek olmayı sürdüreceğiz. Yaşadığı her zorluğun üstesinden gelen, hayata inancını hiç kaybetmeyen Dilasu, eminim ki yeni başarılara imza atacak; mezun olduktan sonra da tıpkı şimdi olduğu gibi bizi gururlandırmaya devam edecek” diye konuştu. HABERDE İNSAN HABERLERİ İÇİN TIKLAYINIZ