HABER: TUĞBA AYDIN
Deprem felaketinin üzerinden iki buçuk ay geçerken, hayatlarını sürdürmeye çalışan depremzedeler zor zamanlar geçirmeye devam ediyor. Hatay’da depremi yaşayan genç Hasan Emre Deli de hayatını devam ettirmeye çalışan depremzedelerden biri. Hasan Emre Deli, üniversite sınavına hazırlanmak için Aydın’a geldi. Kısa bir süre önce Hatay’a ailesini görmeye giden genç, çok sevdiği dedesinin sağlık sorunları yaşadığını görünce yetkililerden konteyner talep etti. Hikayesini sosyal medyada paylaşan genç, sesini duyurmak istedi. Gencin yürek burkan hikayesi ise okuyan herkesi duygulandırdı.
“ASLA EVİMİZ OLMAYACAK ARTIK HEP ÇADIRDA YAŞAYACAĞIZ”
Hasan Emre Deli’nin yaptığı paylaşımda;
“Depremden 40 gün sonra sınava hazırlanmak için Hatay'dan Aydın'a gittim. Dayımlar da depremden sonra gitmişlerdi oraya, onların yanına gittim. Dayım Hatay’da bazı işleri olduğu için hataya dönmek zorunda kaldı. Ben de ailemi görmeye geldim onunla Hatay’a gittiğimde dedem hastaydı zaten, ne hastası olduğunu yazmak isterdim ama ilk defa gördüğüm bir hastalık, açıkçası tıptaki adını da çok bilmiyorum. Burada götürebildiğimiz, çadırda insanlara yardımcı olmaya çalışan doktorlar depremden çok korkmuş o yüzden böyle dediler. İstemsizce bağırıyor ve inanılmaz negatif. Saatlerce anlamsız şekilde bağırıyor, bağırdığı için bizden özür diliyordu. Psikolojisi pek yerinde değildi. Asla evimiz olmayacak artık hep çadırda yaşayacağız tarzı konuşup daha da üzüyordu kendini. Ben Aydın'a gitmeden önce durum buydu” ifadelerini kullandı.
“HEPİMİZ DURUMUNUN KÖTÜYE GİTTİĞİNİN FARKINDAYIZ”
Dedesinin sağlığının bozulduğunu paylaşımının devamına ekleyen Deli; “Bugün dedemi gördüm inanılmaz kilo vermiş, artık ayağa tek başına kalkamaz halde. Verilen ilaçlar psikolojik olarak işe yaramış, artık bağırmıyor ama fiziksel olarak inanılmaz bitkin. Ve tahmin edersiniz ki buradaki şartlar sağlıklı bir insan için bile hâlen inanılmaz zor. Depremin ilk gününden bu yana en ufak iyileşme yok şartlarda. Bu yazıyı yazmaya da az önce karar verdim. Nenem beni köşeye çekip, ağlayarak "deden ölecek" deyip ağlamaya başladı. Hepimiz durumunun kötüye gittiğinin farkındayız. Acaba içinde dedem ve nenemin yaşaması için bir konteyner verilme şansı var mı bize. Konteyner kentlerden bahsetmiyorum ama. Nenem dedem sadece Arapça biliyorlar, orada çok daha fazla zorlanırlar. Ayrıca evlerinin dibinden de ayırmak imkansız onlar. Son olarak da bu günlerde bizimle olsunlar istiyoruz açıkçası. Kendi evimizi yaptığımız zaman konteyneri geri de verebiliriz, sadece şu dönemde daha fazla zorluk çekmesin istiyorum. Çok bir umudum yok ama Haluk Levent veya Oğuzhan Uğur abilerden birine veya başka bir hayirsevere ulasabilirsek belki yardımcı olabilecek birine ulaşabilirim” diyerek yardım talebini yineledi.
