İzmir’de Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME), öğrenci servisi ve minibüs ücretlerinin güncellenmesi taleplerini kabul ederken İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşım tarifelerinin güncellenmesi talebini ise bir kez daha oyçokluğuyla reddetti. Son üç yılda akaryakıt maliyetinin üç kat, elektrik maliyetinin ise beş kat arttığına dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediyesi, UKOME kararını mahkemeye taşıyacaklarını açıkladı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME), üç maddelik gündemle toplandı. 2022-2023 eğitim-öğretim yılında uygulanması önerilen öğrenci taşıma fiyat tarifesi oyçokluğuyla, İzmir Minibüsçüler Esnaf Odası üyesi taşımacıların fiyat tarifelerinin güncellenmesi talebi oybirliğiyle kabul edildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşım tarifelerinin güncellenmesi talebi ise geçen ayki toplantıda olduğu gibi yine oyçokluğuyla reddedildi.

Toplantıya başkanlık eden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, UKOME hakkında ‘hakkın kötüye kullanımının tespiti davası’ açacaklarını duyurdu. Edinilen bilgiye göre; artan akaryakıt ve enerji maliyetlerine rağmen aylardır tarife artışı yapılmaması nedeniyle büyük ölçüde kamu zararına uğrayan İzmir Metro AŞ, İZDENİZ ve İZULAŞ yönetimleri de UKOME kararının iptali için dava açacak. Kamu zararının en büyük boyutta olduğu ESHOT Genel Müdürlüğü de bu davaya müdahil olacak.

Başkan Soyer göz göre göre kamu zararı yaratıldığını belirterek, “Buna daha fazla seyirci kalmayacağız” dedi. Ret oyu kullanan kurum temsilcileri tarafından dile getirilen, “30 büyükşehir arasında en yüksek ücretin İzmir’de olduğu” iddiasının gerçek dışı olduğunu söyleyen Soyer, karşılaştırmanın üç büyük şehir arasında yapılması gerektiğini vurguladı. Başkan Soyer, toplam hat uzunluğu 5-6 km’yi bulmayan şehirlerle çok uzun mesafelerde taşımacılık yapılan üç büyük şehirdeki maliyetlerin kıyaslanamayacağını vurguladı.

"SÜBVANSİYON 4 MİLYOR LİRAYI BULACAK"

Başkan Tunç Soyer, şöyle devam etti:

“İzmir Büyükşehir Belediyesi, halkın menfaatlerini korumakla görevlidir. Biz de tam olarak böyle yapıyoruz. Türkiye’de eğer akaryakıta yüzde 266 zam yapılmışsa ve İzmir Büyükşehir Belediyesi toplu ulaşımda bu zammın gereğini yerine getirerek bir ücret belirleyemiyorsa o takdirde ortaya çıkacak zarar, İzmir halkının zararıdır. Kamusal toplu taşımacılık hizmeti, adından da anlaşılacağı üzere kâr amaçlı değildir. Sürekli zarar eder. Aradaki farkı Büyükşehir Belediyesi sübvanse eder. Ancak gelinen noktada, sadece bu yıl Büyükşehir’in toplu ulaşım hizmetinin devamlılığı için harcayacağı para, 4 milyar TL’ye dayanmıştır. Bu, Büyükşehir bütçesinin neredeyse yarısı demektir. Bizim yapmamız gereken, halkın beklediği diğer hizmetler ne olacak? Onlar hangi kaynakla yapılacak.”

“BU ÇELİŞKİLERİ SEVGİLİ İZMİRLİLER DEĞERLENDİRSİN”

Ekonomik tablonun ortada olduğunu, tarife artışının hayati bir gereklilik haline geldiğini belirten Başkan Soyer, şunları kaydetti:

“Devletin resmi kurumları ne kadar devletse İzmir Büyükşehir Belediyesi de o kadar devlettir. Biz de kamuyuz, biz de kamu kaynaklarını en verimli şekilde kullanmakla mükellefiz. Bugün, toplu taşımacılık hizmeti yapan TCDD’nin, yıl başından bu yana bilet ücretlerini yüzde 155-156 artırdığını görüyoruz. Aynı TCDD’nin UKOME’deki temsilcisi, ‘Halkın yararına değil’ diyerek şehir içi toplu ulaşım tarifesinin artışına ret oyu veriyor. TCDD hizmetlerinde niye halk yararı gözetilmiyor o halde? TCDD trenlerine daha yeni zam yapıldı. 110 kilometrelik Ödemiş-Basmane hattında bilet ücreti 35 TL oldu. Aynı uzunluğa sahip İZBAN’da bilet ücreti ise 21 TL’dir. Bu çelişkileri sevgili İzmirliler değerlendirsin.”

“SİYASİ FARKLILIKLAR DÜŞMANLIĞA DÖNÜŞMEMELİ"

UKOME’deki kurum temsilcilerine bir sitemi olamayacağını özellikle vurgulayan Başkan Tunç Soyer, şöyle devam etti:

“Temsil ettikleri komutanları, daire başkanları, genel müdürleri var. Aslında bir siyasi iradeyi temsil ediyorlar. Ama onlardan rica ediyorum. Amirlerine lütfen şunu iletsinler: Farklı siyasi görüşlerimiz olabilir, çok normal. Buna saygı duyuyorum. Ama bu siyasi görüş farklılıklarının bir düşmanlığa dönüşüyor olması çok üzücü. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin acze düşmesi, toplu ulaşım yapamayacak noktaya gelmesi, bu şehirde yaşayan tüm kurumlar için çok büyük bir zafiyet anlamına gelir. Buna izin verilmemeli. Büyükşehir Belediyesi, bu ülkede yaşanan zamlardan, ekonomik verilerden, hayat pahalılığından, enflasyondan muaf değil. Daha ne kadar dayanmasını bekliyorsunuz belediyenin? İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bir düşman kuruluş olmadığını, bu memleketin, devletin bir parçası olduğunu ve hizmetin sürdürülebilirliğinin sağlanmasının bir zorunluluk olduğunu rica ediyorum üstlerinize, amirlerinize iletin.”

 

"KİMSE ZAM YAPMAK İSTEMEZ"

Toplantı çıkışında bir değerlendirme yapan Başkan Soyer, yaşanan durumdan artık İzmirlilerin bilgisi olması gerektiğini vurguladı ve şunları söyledi:

“Kimse zam yapmak istemez. Biz de istemeyiz. Neden benim vatandaşım enflasyon ortamında yaşasın? Neden zam yağmuru altında inim inim inlesin? Bunları kim ister? Fakat ne yazık ki kötü yönetilen bir ekonominin getirdiği acı sonuçlarla karşı karşıyayız. Sevgili hemşerilerim şunu bilsin. Yarın hükümetin kentteki temsilcileri çıkacak, bu konu üzerinden siyaset yapacak. ‘Biz halkı düşünüyoruz, o yüzden de toplu ulaşıma zam yaptırmıyoruz, Soyer zam yapmak istiyor” diyecekler. Bu düşüncelerinde samimi olsalar aylardır bu ülke zam yağmuru altında olur muydu? Bu konu siyaset meselesi değildir. Mevcut ekonomik şartlar ışığında, artan maliyetler nedeniyle, toplu ulaşım hizmetinin ve Büyükşehir’in diğer tüm hizmetlerinin sürdürülebilirliği için artış yapmak zorundayız. Bahsettiğimiz artış, akaryakıta, enerjiye yıl başından bu yana gelen yüzde 100’den fazla oranlarda da değil üstelik. Biz, aylardır toplu ulaşım tarifesinde yüzde 30-40’lık artışı yapamaz durumdayız. Siyasi saiklerle kilitlenmiş durumdayız. Hakkımızı, İzmirlilerin hakkını mahkemede arayacağız. Takdiri hemşerilerime bırakıyorum.”

İzmir Büyükşehir Belediyesi toplu ulaşımda gelinen tabloyu özetleyen bir notu da kamuoyunun bilgisine sundu.

YOLCU BAŞINA SÜBVANSİYON AYDA 508 TL

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada, Başkan Tunç Soyer’in göreve başladığı Mart 2019’dan bu yana ekonomik ve konforlu toplu ulaşım için yatırımların sürdüğü belirtildi. Soyer’in talimatıyla hayata geçirilen Halk Taşıt uygulaması ile sabah ve akşam belirli saat dilimlerinde yüzde 50 indirimli toplu ulaşım imkanı sağlandığı, aktarma süresinin 90 dakikadan 120 dakikaya çıkarıldığı vurgulandı. Açıklama şöyle devam etti:

"Bu süreçte; yapılan tüm yeni toplu ulaşım tarifeleri, hükümetin açıkladığı temel göstergelerin altında artış oranları ile belirlendi. Nisan 2019’da 3 TL olan tam biniş ücreti, bugün itibariyle 6,5 TL’dir. Nisan 2019’dan bu yana akaryakıtta yüzde 266, elektrikte yüzde 531, TÜFE'de yüzde 152, ÜFE'de yüzde 312, dolar kurunda yüzde 228, euro kurunda yüzde 185 artış oldu. Bu süreçte, yani son 3,5 yılda toplu ulaşım tarifesindeki toplam artış oranı ise yüzde 117’dir. Öğrenci biniş ücreti ise Nisan 2019’da 1,80 TL iken bugün sadece yüzde 22 artışla 2,20 TL olarak uygulanmaktadır.

CİRO AKARYAKIT MALİYETLERİNİ KARŞILAYAMAZ OLDU

ESHOT Genel Müdürlüğü’nden örnek vermek gerekirse; 2022 Ocak-Ağustos döneminde tüm bilet gelirlerinden sağlanan hasılat, akaryakıt maliyetini dahi karşılamamaktadır. Bugün ESHOT’un aylık cirosu, akaryakıt maliyetinin ancak yüzde 57’sine denk gelmektedir. Metro ve tramvaydan elde edilen biniş gelirlerinin tamamı ise sadece elektrik maliyetini karşılayabiliyor.

HER BİNİŞE 11,52 TL DESTEK 

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı toplu ulaşım kuruluşları, ücretli ve indirimli biniş yapan yolcuların yanı sıra yasalarla belirlenmiş kişileri, bazı meslek ve yaş gruplarını ‘ücretsiz’ taşımaktadır. 2019 yılında bir ücretli binişin maliyeti 5 TL idi. Bir ücretli binişten sağlanan hasılat 1,82 TL idi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, aradaki 3,18 TL’yi sübvanse ediyordu. Bugün itibariyle bir ücretli binişin maliyeti 14,64 TL oldu. Bir ücretli binişten sağlanan hasılat ise 3,13 TL. Dolayısıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yolcu başına desteği yüzde 262 artışla 11,52’TL’ye yükseldi.

Bir yolcunun günde en az iki biniş yaptığı ve ayda ortalama 22 iş günü toplu ulaşım araçlarını kullandığı düşünüldüğünde, İzmir Büyükşehir Belediyesi bugün itibariyle her yolcu için ayda 506,88 TL sübvansiyon sağlamaktadır."