HAKAN KÜÇÜKAKMAN

Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat, çiftçinin zorda olduğuna dikkat çekerek, “Zarar eden, varını yoğunu kaybeden çiftçi hakkını helal eder mi? Şimdi hakkını helal etme dönemi değil ilenme ve beddua etme dönemi başladı” dedi.

Sözat’ın ziyaret ettiği besici Mehmet Ali Özel ise artan maliyetler nedeniyle hayvan sayılarının her geçen yıl azaldığını söyledi. Kardeşi Rasim Özel de sigortalı iş bulduğu takdirde tarım sektörünü bırakacağını dile getirdi.

“YÜZDE 12 FAİZLE YAPILANDIRMA ZORA SOKAR”

Sözat, tarım ve hayvancılık politikalarının yanlışlığına değinerek şunları söyledi:

“Uygulanan yanlış tarım politikalarıyla Türkiye’de hayvancılık bundan sonra sürdürülebilir olarak yapılması mümkün değil. Çünkü üretici para kazanmıyor, hayvan varlığı da giderek hep aşağıya iniyor, çoğalmıyor. Yani bir üreticinin 30 hayvanı varken bu 60 olmuyor. 30 hayvan 60 olmadığı gibi 100 de olmuyor. Hayvan sayısı hep aşağıya iniyor. Çiftçi, hayvanlarını satarak borç ödüyor. Bu sene eğer yapılandırma olmasaydı kesinlikle çiftçiler icrada perişan olacaklardı. Üreticiler bir dönem daha soluklanmak için yapılandırmaya ‘evet’ diyecekler. Yüzde 12 faizle olur mu ya? Yapılan yapılandırma yanlıştır, bunun acilen çok düşük faizle yeniden yapılandırılmasıyla çiftçilere soluk aldırılması lazımdır. Son 8-10 yıl içerisinde Türkiye’ye 5 milyon büyükbaş, 3 milyon da küçükbaş hayvan ithal edildi. Bu hayvanlar nerede? Bütün bunlara rağmen hala hayvancılıkta Türkiye istediği yere gelemedi. Çok enteresan ülkelerden de hayvan ithalatı yaptık. Uruguay’dan aldık, Almanya’dan, Fransa’dan, her taraftan hayvan aldık. Bunun enteresan yanı da sıfır faizle hayvan getirdiler, hesapsız kitapsız. Batan çiftçi, mesleğini idame ettirmeye çalışan çiftçi için “Haklarını helal etsin” deniliyor. Yahu çiftçinin helalleşme dönemi bitti. Zarar eden, varını yoğunu kaybeden çiftçi hakkını helal eder mi? Böyle bir şey olur mu? Ne hakkını helal etmesi şimdi ne dönem başladı biliyor musunuz? Şimdi hakkını helal etme dönemi değil ilenme ve beddua etme dönemi başladı.”

MEHMET ALİ ÖZEL: “HER ŞEYE ZAM GELDİ”

Mehmet Ali Özel ise tarım ve hayvancılıktan gerektiği kadar gelir elde edemediklerinden yakındı ve şunları söyledi: 

“Ben 150 dönümlük arazi ekiyorum. 150 dönüm arazinin hepsine hayvan yiyeceği ekiyorum. Ondan parasını istemiyorum, hayvanlarımın sabit kalmasını istiyorum. Geçen yıl 60 hayvanım varsa bu yıl 30’a düştü. Bir dahaki sene kaça düşecek bilmiyorum. Hayvanlara bakmama imkânım yok. Süt parası yem fiyatını karşılasın o bize yeter. Biz burada altı kişi çalışıyoruz. Hiç işçiye para vermediğimiz halde oğlum ve kardeşimin BAĞ-KUR’unun ikisini birden yatıramıyoruz. Şu anda kardeşimin BAĞ-KUR’unu durdurdum sadece oğlumunkini ödeyebiliyorum. Samana, silaja, işçiliğe para vermiyorum. Dünyanın hiçbir yerinde duymadım avro arttı dediler yem fiyatlarına zam geldi bizim süt fiyatları düştü. Süt fiyatı düştüğü zaman 2-3 çuval daha yem eksik almak zorunda kalıyoruz. Üç çuval eksik yem aldığımız zaman hayvanlarımızda döl tutmama gibi olumsuzluklar oluyor, yemi mecbur vermek zorunda kalıyoruz. Takviye yapmak için ne yapıyoruz? 60 hayvandan beş tanesini satıyoruz masraflara takviye yapıyoruz. Biz her yıl hayvanlarımızı fazlalaştıracakken azaltmaya başladık. Yani işin içinden çıkamıyoruz. Tarlalarımıza gübre atamıyoruz. Bir an önce çare bulup bizim dertlerimize derman olmaları gerekiyor.

“HAYVANLARIZ ÇOĞALTMAK İSTİYORUZ”

Böyle giderse seneye 15 hayvanımız kalacak. 15 hayvanla ben aileme nasıl bakacağım? Biz hayvanlarımızı azaltmak değil, çoğaltmak istiyoruz. Hayvanlarımızı çoğaltırken de bize zarar vermesin istiyoruz. Kendi harcadığımız emeğimizi, işçiliğimizi aramıyoruz, tarlamızdan para kazanmak istemiyoruz. Tarlamızdan kaldırdığımızı hayvanlarımıza yediriyoruz, bunun içinden yine çıkamıyoruz. Tarlaya gübre atmayınca buğday 50 santim olacakken 40 santim oluyor saman ihtiyacını karşılayamıyoruz. Görüyorsunuz büyük balyalar halinde saman almak zorunda kalıyoruz. Sattık 2 tane inek saman aldık. İki ineği satıp ben saman aldıktan sonra, üretemedikten sonra başka iş yapmamıza da imkân yok. Yaşımız gelmiş 50’ye nasıl bir yere işe gireceğiz? Mecburuz bunu yapmaya ama bu şekilde ne kadar devam edebiliriz bilmiyorum. Hadi bu yılı da atlattık diyelim seneye nasıl ayakta kalırız bilmiyorum.”

Rasim Özel ise hayvancılığı bırakma noktasına geldiğini ifade ederek, “Emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Sigortalı bir iş bulursam bu işi bırakırım, yapmam” dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

* Besi çiftliğinden görüntüler

* Balıkesir Ziraat Odası Başkanı Sami Sözat

* Besici Mehmet Ali Özel

* Rasim Özel