Mahallemizin dert ortağı, bekçisi, temel direği bakkalların saltanatı zincir marketlerle yıkıldı. Küçük dükkanlardan mahallemize yayılan güvenin yerini renkli görüntüsü ile mantar gibi türeyen marketler aldı. Zincir marketler büyüdükçe esnafın alanı daraldı, yerinden yurdundan oldu. Kiralar, primler, krediler ödenmediği gibi veresiye defterleri kabardıkça kabardı. Aydınlı esnafın sırtındaki yük de katlandı. “ALIŞVERİŞİNİ BAKKALDAN YAP, ESNAFINA SAHİP ÇIK” Esnafın geçirdiği zor zamana dikkat çeken Aydın Bakkallar Odası Başkanı İlyas Seçkin, “ Mahallemizin dostu, dert ortağı ve bekçisi bakkallarımızda veresiye defterleri iyice kabardı. Bunun önüne geçmek için vatandaşımıza sesleniyorum; alışverişinizi esnafınızdan yapın; onlara sahip çıkın. Ayrıca yetkililerimizde esnafını korumak adına tedbirlerini bir kez daha gözden geçirmeli. Sokak aralarında zincir marketlere izin verilmemeli. Bir gün bile olsa zincir marketler kapatılmalı ve vatandaşın alışverişini esnaftan yapması sağlanmalı.” dedi. “ZİNCİR MARKETLERLE AYNI KOŞULLARDA SATIŞ YAPILSIN” Aydın Efeler’de yaklaşık 500 bakkal ve büfenin olduğunu hatırlatan Seçkin, şöyle konuştu; “ Efeler’de yaklaşık 700 üyemiz var bunun 500 bakkal,büfe ve market olarak faaliyet gösteriyor. Pandemi dönemindeki kısıtlamalardan dolayı zor zamanlar yaşanıyor. Bakkal veya bife demek mahallenin bekçisidir, arkadaşıdır. Mesela alınan tedbirlerden kaynaklı saatler esnafımızı çok etkiledi. Satış yapılamıyor, zincir marketler ile aynı koşullarda satış yapılması isteniyor. Ama bizim esnafımızın çoğu mahalle aralarında. Satış saatinin 12 olması bizim için daha uygun olacaktır. Mutlaka yetkililerin de düşündüğü birçok gerekçe vardır. Ancak kurunun yanında yaş da yanmasın. “MANTAR GİBİ ÇOĞALDILAR” Zincir marketler mantar gibi kırsal bölgeler de dahil olmak üzere mantar gibi çoğaldılar. Özellikle esnafımızı korumak için sokak yazan yerlerde zincir marketlerin açılmaması gerekiyor. Küçük esnafımızı korumak ve kollamak gerekiyor. Anayasamızda da vardır; devletimiz küçük esnafı koruyucu ve kollayıcı tedbirler alır diye. Sokak aralarındaki zincir marketlere izin verilmemesi ve nüfusa göre belirli sayıda bırakılması gerekiyor. Bunların hepsi ayrı bir dert, konu. “ESNAF VATANDAŞA AMME HİZMETİ VERİRKEN SEFASINI MARKETLER SÜRÜYOR” Küçük esnaf, vatandaşa amme hizmeti verirken sefasını zincir marketler sürüyor. Mahallelinin sırdaşı, arkadaşı en güvendiği kapıdır. Hangimiz bakkala anahtar bırakmadık, cebimizde para yoksa ‘çocuğa harçlık ver de akşam biz sana verelim’ demedik, kargomuzu almasını istemedik. “ VERESİYE DEFTERİ KABARDI, DERT KATLANDI” Mahallemizin direği ve bekçisi olan bakkallarımıza bugün baktığımızda veresiye defteri kabardı, ödeme alamıyor, derdi katlandı. Esnafımızın nefes alması için yok olmasını önlemek için STK, yerel yöneticiler ve siyasetçilerimizin esnafımıza destek çıkması lazım. Fazizsiz krediler sağlanmalı. Zincir marketlerin açılması ile ilgili tedbirler alınmalı, tekelleşmenin önünde geçilmeli. Vatandaş ucuz diye zincir markete gidiyor, alternatif çok diyor ama işe giderken çocuğunun anahtarı alması için bakkala bırakıyor. ÇÖZÜM OLARAK NE YAPILMALI? Çözüm olarak haftanın bir günü belirlenip zincir marketler kapanmalı. Esnafın kazanması için adımlar atılmalı, yetkiler bir kez daha gözden geçirilmeli. Benim esnafım marketler zincirleri ile aynı anda açılıp kapanıyor. Böyle olunca kazanamıyorlar. Burada vatandaşın da duyarlı olması lazım. İlk önce bakkalından almak istemeli ihtiyaçlarını. Bakın bir zincir market beyaz eşya ve araba lastiği bile satıyor. “ZİMEN GELENEĞİ VERESİYE DEFTERİ SATIN ALINABİLİR” Esnafımıza bu dönemde yardımcı olmak için hayırseverlerin de veresiye defterlerini kapatması için çağrıda bulunabiliriz. Zimen geleneği usulü defterler satın alınabilir ve ihtiyacı olana hayır yapmış sayılabilirler. Bunu yapan örnekler var ancak yaygınlaşmasını bekliyoruz. Buna örnek olmak için belediye başkanlarımızın birkaç defter alması teşvik edecektir. Protokol üyeleri de bu konuda adım atabilir. Yerinde ve ihtiyacı olana yardım edilmiş olacaktır. “ Aydınlı esnaf ise çektiği sıkıntıyı “dayanacak gücümüz kalmadı” diyerek anlattı. Esnafın beklentisi ise destek, ödemelerin ötelenmesi ve faizsiz kredi. “SATTIĞIM MALI GÜNLÜK ALIYORUM” Pınar Tunaboylu (46) : Efeler Fatih Mahallesinde 8 yıldır esnaflık yapıyorum. Mahalle bakkalıyım, küçük bir esnafım. Ne sattığım kazandığım belli. Pandemide bizi en çok dükkanımızı kapatmak oldu. Açamıyoruz, açtığımız saatler de vatandaşı tatmin etmiyor. Mal alamıyoruz, günlük al sat yapmak zorunda kalıyoruz. Kiramı ve Bağ-Kur’u zorla ödüyorum. Günlük ekmeğimi çıkartırsam şükür ediyorum. Eşim yatalak hasta ve ben tek başıma geçim derdindeyim. “ DERT DİNLEYEN BAKKAL TEYZEYİZ” Vatandaşa sorsan dert tasa anlatırken bakkal teyze oluyoruz. Ama poşet poşet alışverişler marketlerden yapılıyor. Onlara paralar peşin verilirken biz bir yoğurdun ekmeğin parasını haftalarca bekliyoruz. Bizim hiç sosyal faaliyetimiz yok, ucu ucuna karın tokluğuna çalışıyoruz. Bizim kepenklerimiz kapalı olsa da iş yeri sahibi kirasını, devlet primleri ödememizi istiyor. Ben şu anda hiçbir şekilde destek alamıyorum, zordayım. Toplum içinde fark edilmiyoruz. “HER ZAMAN YANIMIZDA OLDU” Bu zor zamanlarda oda başkanımız İlyas Seçkin’den Allah bin kere razı olsun. Bizi hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Her destekten haberdar etmeye çalıştı. Ziyaret etti, dertlerimizi dinledi; yetkililere iletti. Zor zamanlarda dayanışmak çok önemli. “ZİNCİR MARKETLERLE SAVAŞACAK GÜÇTE DEĞİLİZ” Metin Dinç (52) : 40 yıldır bakkal esnafıyım. Şu anda veresiye defterim oldukça kabarık. Pandemiden dolayı dükkanları 20.00’de kapatmamız bizi çok etkiliyor. Daha önceden gece yarısına kadar serbestti. Biz zincir marketlerle savaşacak güçte değiliz. Borç defterlerimiz kabarık ama ödeme yok. Giderimiz çok ama gelirimiz yok.