Kovid-19 salgınıyla birlikte işsiz kalan müzisyenler enstrümanlarını satmaya başladı. Kısa süre önce eğlence merkezlerinin sesiyken bugün bağda bahçede, büfede ve manavda çalışmak zorunda kalan ses emekçileri sıkıntılarını anlattı.

“MÜZİSYENLER ENSTRÜMANLARINI SATIYOR”
Fuat Becet: Yaklaşık 20 yıldır eğlence sektöründe müzisyenlik yapıyorum ana kalemlerden bir tanesiyiz. Benimle birlikte en az 35 kişi işsiz kaldı. Sahneye ekmeğimiz için çıkıyoruz ama işimiz meslek olarak görülmüyor. Değer kıymet de verilmiyor. Mesela pandemide işletmelere saat ve çalışma kısıtlamaları getirildi. Burada ilk etkilenen bizler olduk. İşsiz kaldık, çalışan sayımız azaldı. Sadece biz değil garsonlar da işsiz kaldı. Toplumsal olsun olmasın bir olay yaşandığında ilk biz etkileniyoruz, sesimiz kesiliyor veya kısılıyor.

“MESLEĞİMİZDEN BAŞKA GELİR KAYNAĞIMIZ YOK”
Başka gelir kaynağımız olmadığı için zorda ve dardayız. Biz bu meslekte profesyonelleştik farklı bir iş yapamayız. Birçok arkadaşım günü geçirmek veya geçinmek için enstrümanlarını satıyor. Yapacak başka bir şey yok; onlar için tek çare ekmek teknelerini elden çıkartıyor. Diğer meslekler gibi sorunlarımızın konulmasını ve çare bulunmasını istiyoruz. Bakanlık yetkilileri müzisyenleri tespit etmeli, destek olmalı. Süreci az yara alarak atlatmaya çalışıyoruz. Bir çok arkadaşımın ekipmanlarını satmasına engel olmalıyız. Bu bizi psikolojik olarak çok yoruyor.

“KREDİ KARTI İLE GEÇİM SAĞLIYORUZ”
Vildan Özkan:
Yaklaşık 10 yıldır sektördeyim. Bugün pandemiden kaynaklı alınan tedbirler bizleri çok etkiledi. Kredi kartı ile geçinmek zorunda kaldım. Kısıtlama başladığından bu yana borçlarımız katlandıkça katlandı. Her sorunlu süreçte ilk önce müzisyenler susturulduğumuz için derdimiz büyük. Ben düğün sanatçısıyım korona başlar başlamaz yaklaşık 20 düğünüm iptal oldu. Kısıtlamalar devam ettiği için psikolojik olarak çok etkilendim. Devam ettirmem gereken bir yaşamım, sorumluluğumda bir çocuğum var. Haftanın 4 günü sahne alan bir solisttim. Meslektaşlarım şarkı söyleyemeyince online kayıtlara yönlendiler, birçok arkadaşımız ama ben yapamadım. Daha çok içe dönük bir yaşamım oldu; kitap okumak ve çocuğumla zaman geçirmek gibi. Bizim yaşayabilmemiz için öncelikli olarak yöneticilerin bir şeyler yapması lazım. Bugün maddi manevi hayat kalitemizin artması, üretmemiz ve dayanışma içinde olmamız için sesisimiz kısılmasın.

“MÜZİSYEN İKEN KASİYER OLDUK”
Uğurcan Mamuzlu: Bu süreçte geçimimi evde yaptığım aranje, davul kayıt işleriyle sağlamaya çalışıyorum. Benim gibi imkanlara sahip olmayan ve evden herhangi bir iş yapamayan arkadaşlarımızın sayısı çok fazla. Mecbur olarak bu süreçte birden fazla ekipmanımı satmak zorunda kaldım. Yaşam standartlarımda değişikliklerden bahsedecek olursak mesela 9 aydır giyecek alışverişine çıkamadım. Çevremde bir çok arkadaşım sektör değiştirdi, mağazalarda kasiyer olarak işe giren arkadaşlarım var, tabi ben başka bir mesleğe yönelmek zorunda kalan kısımdan değilim. Çünkü evden çalışabiliyorum. Ülkede müzisyenlik mesleğine meslek olarak bakılmaması konusuna değinecek olursak bunun sebebi bu sektörün "eğlence" sektörü olmasıyla ilgili olduğunu düşünüyorum, sihirbazlığa ya da başka eğlence sektörü mesleklerine de meslek olarak bakılmıyor maalesef. Düzelmesi için ise herkesin en azından bir enstrümanı öğrenmek ve hakim olabilmek için ne kadar zaman harcandığını öğrenmesi gerekir.

“YAŞADIĞIM ŞEHRİ TERK ETTİM”
Mert Ünal: bu süreçte evimi kapatıp, yaşadığım şehri terk etmek zorunda kaldım ve ailemin yanına taşındım. Uzun bir süre iş aradım herkes tecrübe istediği için iş bulmam zor oldu. Şu anda asgari ücret karşılığı Call Center'lık yapıyorum. Süreç esnasında herhangi bir yerden destek görmedim. Ayakta kalabilmemiz için desteğe ihtiyacımız var.