DUVAR
[email protected]
www.twitter.com/umitkutbay

Ne zaman deprem olsa ilk önce o bölgedeki çocukları düşünürüm.

Çocuk yaşta yaşadığım depremler yüzünden belki, belki de onların gözlerine sığdırdığı korkuyu bildiğimden.

Yıllardır bilim adamlarının söylediği “deprem ülkesiyiz, önlem almalıyız” uyarılarını ülkeyi yönetenlerin pek umursamadığını çocuk yaşlarda öğrenmiştim.

Her felaket sonrası yapılan açıklamalar içerisinde hiçbir zaman çocuklar yoktur.

Önemsenmediklerinden değil akla gelmediklerinden.

Kendini ifade edemeyecek nasılsa düşüncesi belki de…

Öncelik sıralamasında kadınlar ve çocuklar vardır hep. Ama çocuklar için iki bisküvi, bir çikolata düşünülür ya da en fazla oyuncak.

Gözlerine yansıyan korkunun altında ezilmek istemez kimse. O yüzden deprem bölgesindeki çocuklarının gözlerine bakmaya çekinirler. Başını okşar; “geçecek, üzülme” derler.

Çocuğun yüreğinde kopan depremi görmezler, sanki tek düşünceleri, çikolata yiyip, oyuncaklarıyla oynamaktır.

Öyle ya çikolata ve oyuncak verince her şey düzelmiştir çocuk için.

Zaten çocuklar konuşmak bile istemezler çoğu zaman.

Yardım niyetiyle toplananlar da konuşmalarını istemez gibi elinde oyuncağı veya çikolatası varsa mutludur diye düşünür.

Konuşmazlar, çünkü anlamlandıramadıkları bir olay yaşamışlardır ve korkmuşlardır.

Çünkü çocuklar genellikle acı verici olaylarla ilgili olarak kendilerini ifade edemeyebilir veya etmek istemeyebilirler. Ancak karşılarındaki kişinin kendileriyle ilgilendiğini ve onu anlayabileceğini hissederlerse yaşadıklarını paylaşmak isterler.

Yetişkinler ise tam tersi çoğunlukla, çocukların başlarından geçen travmatik durumların hakkında konuşmaya teşvik etmenin uygun olmadığını düşünürler.

“Aman konuşmasın daha çok üzülür” düşüncesiyle onları kendi hallerine bırakırlar.

Bazıları da çocukların olan biteni anlama kapasitelerini yetersiz bulurlar. O yüzden konuşma gereği bile duymazlar.

Oysaki çocuklar da tıpkı yetişkinler gibi kendi yaşantılarını başkalarıyla paylaştıklarında, kendilerini daha iyi hissederler.

Ayrıca başkalarının da kendilerininki gibi benzer tepkileri olduğunu öğrenmeleri onların kendi gelecekleriyle ilgili daha olumlu bir bakış açısı geliştirmelerini de sağlar.

Aslında yetişkinler de depremden korkarlar fakat bu duygularını saklamayı bildikleri için çocuklar onların korkularını hissetmezler.

Ancak yetişkin bireylerin korkularını çocukların bilmesinde bir sakınca yoktur. İşin doğrusu bu duyguları kelimelere dökülmesidir.

Korkulan oldu…

Yine bir deprem ve ben yine huzursuzum…

Çünkü;

Ne zaman deprem olsa ilk önce o bölgedeki çocukları düşünürüm.

6.02.2023