Aydın’da zaman zaman eski dönemlerde önemli görevler üstlenmiş siyasetin duayen isimleriyle yapacağımız söyleşilerin ilkini Söke Bağarası’nda halen ilerleyen yaşına rağmen esnaflığa devam eden ilçe siyasetinin renkli ismi Akif Pala ile yaptık. Söyleşide yönelttiğimiz sorulara içtenlikle cevap veren Pala, dünden bugüne AK Parti’nin siyasi vizyonu ve kendi çalışmalarına dönük açıklamalar yaparken, gençlere tavsiyelerde bulunmayı da ihmal etmedi. Söyleşimizde, Söke’de yapım çalışmaları devam eden Sarıçay Barajı’nı ilk kez gündeme kendisinin getirdiğini söyleyen Pala, “Sarıçay Barajı’nı ilk kez Vali Mustafa Malay döneminde Bağarası’nda düzenlediğimiz bir yemekte gündeme getirdim. İlk defa o zaman barajın projelerini yaptırdık. Eğer Özlem Çerçioğlu barajı siyasete alete edip ben yapacağım demeseydi baraj şu an çoktan bitmişti. Dönemin Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, bu açıklamalara kızıp barajı askıya aldı” dedi.

“BAKAN EROĞLU BARAJI ASKIYA  ALDI”

Sarıçay Barajı’nın kendisinin hayali olan bir proje olduğunu ve şu anda hayata geçiyor olmasından ötürü de büyük mutluluk yaşadığını söyleyen Pala, “Özlem Çerçioğlu 2014 seçimlerinde, ‘Ben Sarıçam Beşparmak barajını yapacağım’ dedi. Bunu da 2014 Yerel Seçimleri’nde vaat olarak gazetelerde boy boy manşetten yayınlattılar. O dönem Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu, ‘Görelim bakalım nasıl yapacaklar? diye kızdı ve bu barajı askıya aldı. Büyükşehir Belediyesi’nin baraj yapması mümkün olmadığı halde bunu sırf propaganda malzemesi yaptılar ve iş aksadı. Oysa bu projeyi ilk biz gündeme getirmiştik. Şu anda Büyükşehir Yasası ile lağvedilen İl genel meclisi üyesiyken İncirliova İkizdere Barajını isim hakkını da biz yaptık. Orası için aşağıya 3 köy taşıdık. Bütün bunların parasını devlet ödedi. Barajı da devlet yaptı. Barajı devlet bitirdikten sonra Aydın Belediyesi’ne devretti. Devredince belediye 50 senelik süreç dahilinde devlete ödüyor” dedi.

“SEÇİM MALZEMESİ YAPILMASAYDI ÇOKTAN BİTMİŞTİ”

Sarıçay Barajı Projesi’ni ilk Aydın eski Valisi Mustafa Malay döneminde gündeme getirdiğini söyleyen Pala, “Sayın Valimiz ve o dönem İl Başkanımız olan Mehmet Erdem ve Milletvekilimiz Ahmet Ertürk ile Ahmet Acar’ın da katılımıyla Bağarası’nda 100 kişilik bir yemek tertipledim. Devlet Su İşleri Bölge Müdürü de yemeğe katılmıştı. Yemekten sonra pazartesi günü Valimiz Mustafa Malay’ın makamında toplandık. Valimiz bana 17 seneden beri biz buradan akan suyu takip ediyoruz, ne zaman bir baraj talebi gelecek diye çok merak ediyorduk dedi. Bana bu talebi ilk sen dile dediler. İşte o dönemde barajın projelerini yaptırdık. Burada dağlarda baraj için yüzü aşkın sondaj yapıldı. Özlem Çerçioğlu’nun barajını ben yapacağım demesi üzerine Sayın Bakanımız da “Barajları devlet yapar, belediyelere de 50 senelik ödeme planıyla devredilir” demişti. Seçim malzemesi olarak kullanıldığı için askıda bekletildi. Keşke o dönem başlanıp bitirilseydi şimdi çoktan faaliyete geçmişti” diye konuştu.

“TURİZM YOLU’NUN BÜYÜK KATKILARI OLACAK”

Halihazırda yaşanan susuzluğun barajların önemini bir kez daha ortaya koyduğunu söyleyen Pala, “Geçen sene dağımızda hiçbir tane zeytin olması sıcaklar yüzünden. Şimdi nerde zeytin oldu? Davutlar’da oldu. Davutlar deniz havası alıyor. Zeytin yaprağı 10 km’den suyunu alır. Bağarası Sarıçay Barajı hem bizim dağdaki zeytinlerimize hem de içme suyu olarak alt yapı sularımızı da zenginleştirecektir. Bu barajın hem turizm açısından hem de barajın bölgemize vereceği verimlilikten dolayı Bağarası’nın bereketini de artıracağına inanıyorum. Bir de turizm yolu projesi de devam ediyor. Şimdi yazın Ortaklar-Söke arasındaki yol trafiği çekmemeye başladı. Yazın yoğun bir trafik var Ortaklar’da. Orada konvoy oluyor. Şimdi Ankara’dan gelen yolcular, bu yolu kullanacağına Selçuk, Kuşadası, Söke-Bağarası, Koçarlı, Yenipazar, Karacasu ve Pamukkale turizm yoluna kadar gidecekler.  Halihazırda Çine yolundan Söke’ye kadar olan yol çalışması devam ediyor. Bu projenin hayata geçmesi de bölgemize yüksek katkılar sağlayacaktır. Emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum” dedi.

“SORUMSUZ BİR NESİL GELİYOR”

Bağarası’nın yıldan yıla göç vermesine karşı güzel işlere ev sahipliği yapmaya devam ettiğini belirten Pala, “Bağarası’nda bir kardeşimiz şuanda 51 tane ülkeye bir fabrika kurdu. Tarım aletleri sevk ediyor. Her gün bir tır haftada 5 tır Avrupa’ya gönderiyor. O girişimcimizi kutluyorum. Yanında 42 kişi çalışıyor. Hem iş imkanı sağlıyor, hem ihracat yapıyor. Bağarası’na çok güzel bir yatırım yaptı, kendisini kutluyorum. Turizm yolunun açılmasıyla buna benzer yatırımlar da Bağarası’na gelecektir. Esasında Bağarası Türkiye’nin en güzel yerlerinden biridir. İş sahası olmadığından dolayı göç verdi. Şu an Bağarası 12 bin nüfustan 7-8 bin nüfusa indi. Şu da var ki yeni yetişen nesil, iş kurayım diye uğraşmıyor. Asgari ücretle işe gireyim, ben bir evleneyim hanımda asgari ücret alır diye basit düşünüyor.  Yani 8 saat çalışacak kendini garantiye alacak. Oysa bizler gibi tırnaklarımızla bir yerlere gelelim diye düşünülse daha iyi olmaz mı? Yeni nesilde böyle bir sorumluluk yok. Elinde 5 bin liralık telefon ayağında 2 bin liralık ayakkabı, 500 liralık kot giyiyor. Sorumsuz bir nesil geliyor. Üretim ve girişimcilik ruhu yok” diye konuştu.

“BİZE GİRİŞİMCİ VE ÇALIŞKAN GENÇLER LAZIM”

Kendisinin Ben 70 yaşında olduğunu ve her sabah Bağarası’ndaki dükkanı sabah 7’de çaıp akşam 7’de kapattığını belirten Pala, “Şu an günde 12 saat çalışıyoruz, şu da var ki ben memleketimi çok seviyorum. Bize yatırımcı, atik, girişimci ve çalışkan gençler lazım. Bu memleket bizim. Gençlerimizin hedefi, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın ihracata dönük vizyonunu yakalama adına bir amaç etrafında kenetlenmek ve harekete geçmek olmalıdır. Proje üretsinler, Devletimiz destekler. KOSGEB, TKDK gibi kurumlar da bunun için var. Gençlerimize tavsiyem bu rahat düşkünlüğünden vazgeçsinler. Sorumlu, memleketini seven, çalışkan ve dürüst gençlere ihtiyacımız var. Adam atmış bankaya faize parayı, tabi faizler de yüksek. Kimse riske de girmek istemiyor. Bu anlayıştan kurtulmamız lazım” dedi. (AYŞE YILMAZ)